1. #1
    ilteriş - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    16.Nisan.2007
    Yaş
    48
    Mesajlar
    6,777


    Çanakkale deyince aklınıza ne geliyorsa (resim, şiir, anekdot, duygu ve düşünceler) buyrun bizimle paylaşın.

    Onlar ölmediler, vatan için canlarını verdiler.
    YAZILI KAĞIDI HAZIRLAMAK NE KADAR ZAMANINIZI ALIYOR? Soru Bankamızı ziyaret etmek için tıklayınız.
    DOSYA İNDİRMEKTE SIKINTI MI YAŞIYORSUNUZ?
    FORUMA DESTEK OLMAK MI İSTİYORSUNUZ?
    ALTIN ÜYE OLUN.
    AYRINTILI BİLGİ İÇİN TIKLAYINIZ.


    Ölmek yenilmek değil yüceltmektir şanını

  2. #2

    Üyelik tarihi
    14.Şubat.2008
    Yaş
    45
    Mesajlar
    345

    Yıl 1915 Mart 18 Denizdeki zırhlıların namlularından püsküren alev topları makinalı tüfek mermileri,Çanakkale sırtlarını döverken kimbilir kaç saniyede kaç ana baba kuzusunu gök ekinler misali biçmekteydi.
    * Bir milletin kaderi yeniden yazılmaktadır Kanlı Sırt'a, Kocatepe'de... Ateş yağdırır gök... Ölüm kusur yer...Ve vatan evlatları kemiklerini siper etmektedir düşman namlusuna.
    * Vatandır Çanakkale 253 bin şehidin kanıyla sulanan.Sözün bittiği yerdir gelincik tarlalarında koşar gibi ölüme koşanların yemek listesi...
    1916 yılı yemek listesi

    --------------------------------------------------------------------------------

    çanakkale kahramanlari.

    43-ncü alay 1nci p.tb. 1nci bölük
    1917 yılı yemek listesi


    gün ------- sabah ------- öğlen ----akşam - ----------------ekmek
    15 haziran - üzüm hoşafı ---yok ------yağlı buğday çorbası -------tam
    26 haziran - yok----------- yok ------üzüm hoşafı -------------- tam
    18 temmuz-üzüm hoşafı ----yok ------yok ----------------------yarım
    8 ağustos - yarım ekmek ---yok ------şekersiz üzüm hoşafı-------yok
    not: 21 temmuz 1917'den itibaren başlayarak ordu emriyle ekmek istihkakı 500 grama indirilmiştir çünkü un ve ekmek kalmamıştır...
    *
    Ruhları Şad olsun...
    iyi olmak kolaydır,zor olan ADİL olmaktır!

  3. #3

    Üyelik tarihi
    05.Ekim.2007
    Yaş
    50
    Mesajlar
    103


    Bu şiirden daha güzel bir şiir yok bence aziz şehitlerimiz için yazılan,İstiklal Marşımızın şairine de bu şiir yakışırdı zaten.


    Çanakkale Şehitlerine

    Şu Boğaz Harbi nedir ? Var mı ki dünyada eşi ?
    En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,
    -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya-
    Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,
    Ne hayâsızca tahaşşüt ki ufuklar kapalı!
    Nerde -gösterdiği vahşetle "bu, bir Avrupalı"
    Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi
    Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!
    Eski Dünya, Yeni Dünya, bütün akvâm-ı beşer,
    Kaynıyor kum gibi... Mahşer mi, hakikat mahşer,
    Yedi iklimi cihanın duruyor karşında;
    Ostralya'yla beraber bakıyorsun Kanada!
    Çehreler başka, lisanlar, deriler, rengârenk.
    Sâde bir hadise var ortada: Vahşetler denk.
    Kimi Hindû, kimi Yamyam, kimi bilmem ne belâ...
    Hani tâûna da züldür bu rezil istîlâ...
    Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-u asil
    Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyla sefil,
    Kustu Mehmed'ciğin aylarca durup karşısına;
    Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
    Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
    Medeniyet denilen kahpe, hakikat, yüzsüz.
    Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
    Öyle müthiş ki: eder her bir mülkü harab.
    Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
    Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı:
    Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
    Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
    Yerin altında cehennem gibi binlerce lâğam;
    Atılan her lâğımın yaktığı yüzlerce adam.
    Ölüm indirmede. gökler, ölü püskürmede yer;
    O ne müthiş tipidir: savrulur enkaaz-ı beşer...
    Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak;
    Boşanır sırtlara, vadîlere sağnak sağnak.
    Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller
    Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
    Veriyor yangını, durmuş da açık sînelere,
    Sürü halinde gezerken sayısız tayyâre.
    Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
    Kahraman orduyu seyret ki bu tehdîde güler!..
    Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
    Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?
    Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrından râm?
    Çünkü te'sis-i ilâhî o metîn istihkâm.
    Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,
    Beşerir azmini tevkîf edemez sun-u beşer;
    Bu gögüslerse Hüdâ'nın ebedî serhaddi;
    "O benim sun-u bedîim, onu çiğnetme!" dedi.
    ÂSIM'ın nesli.. diyordum ya... Nesilmiş gerçek;
    İşte çiğnetmedi nâmûsunu, çiğnetmeyecek,
    Şühedâ gövdesi, baksan a, dağlar, taşlar
    O, rükû olmasa dünyâda eğilmez başlar,
    Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor;
    BİR HİLÂL uğruna, yâ Rab, ne GÜNEŞLER batıyor!
    Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!..
    Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
    Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor TEVHÎDİ...
    BEDR'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi...
    Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
    "Gömelim gel seni târîhe!" desem, sığmazsın.
    Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
    Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
    "Bu, taşındır" diyerek KÂBE'yi diksem başına;
    Rûhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
    Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ nâmiyle,
    Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmiyle,
    Ebr-i nîsânı açık türbene çatsam da tavan,
    Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
    Sen bu âvîzenin altında, bürünmüş kanına,
    Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
    Türbedârın gibi tâ haşre kadar bekletsem;
    Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
    Tüllenen mağribi, akşamları, sarsam yarana...
    Yine birşey yapabildim diyemem hâtırana.
    Sen ki, son ehl-i salîbin kırarak savletini;
    Şarkın en sevgili sultânı SELÂHADDÎN'i,
    KILIÇ ARSLAN gibi iclâline ettin hayran...
    Sen ki, İslâmı kuşatmış, boğuyorken husran;
    O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
    Sen ki rûhunla berâber gezer ecrâmı adın;
    Sen ki a'sâra gömülsen taşacaksın... Heyhât!
    Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...
    Ey şehid oğlu, isteme benden makber,
    Sana âğûşunu açmış duruyor PEYGAMBER.

    Mehmed ÂKİF ERSOY

  4. #4
    raltar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.Ağustos.2007
    Yaş
    53
    Mesajlar
    734

    Milletlerin tarihinde sonuçları itibarıyla yeni bir çağın açılması, yeni bir dönemin başlaması veya bir kırılma ve çözülmenin yaşanmasına vesile olan savaşlar vardır. Olumlu ya da olumsuz, sonucu ne olursa olsun bu savaşlar milletlerin hafızasında her zaman canlı ve taze kalırlar. Anadolu'yu Türklere açan Malazgirt Savaşı, yeni bir çağı baslatıp Osmanlı Devleti'ni bir dünya devleti haline getiren İstanbul'un fethi ve 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşı bu cümledendir.

    Çanakkale Muharebeleri de tıpkı bunlar gibi Türk milletinin hafızasına kazınan, hatırası hep taze kalan, üzerinden geçen yıllara rağmen hâlâ coşkuyla anılan, hakkında kitaplar yazılıp filmler çekilen büyük bir zafer, kahramanlık ve mücadele örneğidir. Osmanlı Devleti ekonomik ve askerî yönden zayıf ve bitti gözüyle bakılan bir devlet durumunda iken girdiği I. Dünya Savaşı'nın ilk yıllarında umulmayan parlak sonuçlar almışsa da uzayan savaşın ağır yükünü taşıyamamıştır. Savaşta uğranılan yenilgi Osmanlı Devleti'nin fiilen yıkılmasının başlangıcı olmuştur. Ancak yıkılırken bile eski ihtişamlı ve heybetli günlerine nazire yaparcasına zaferler kazanmaktan da geri kalmamıştır. İşte bunlardan birisi, günümüzde bile bir darb-ı mesel olarak milletimizin dilinde dolaşan "Çanakkale Geçilmez" sözünü dost ve düşmana kabul ettiren, hem deniz hem de karada kazanılan Çanakkale Zaferi'dir. Osmanlı Devleti'nin yerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin tesisinde maddî ve manevî açıdan Çanakkale Zaferi'nin büyük katkısı vardır. Çanakkale Muharebeleri, Osmanlı Devleti tarihinde görülmedik derecede, millî bir ruhla yurdu korumak düşüncesiyle yapılmıştı. Burada yeşeren yurdu korumak fikri ve olusan millî ruh Kurtulus Savaşı'nın zeminini hazırlamıştır.

    Osmanlı belgelerinde Çanakkale Muharebeleri için Buyrun
    Başlıgıg yükündürtümüz,tizligig sökürtümüz / Başlıya başeğdirdik,dizliye diz çöktürdük.

  5. #5
    ziberkan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    29.Ağustos.2007
    Yaş
    46
    Mesajlar
    2,462

    Allah bir daha yaşatmasın. Ama Türklük Şuuru ile kazanılmış, bir ülkü, bir yürek, bir bayrak, bir vatan için yazılmış en büyük destan.
    Allah'ım, huşu duymaz bir kalpten, dinlenmeyen bir duadan, doymak bilmeyen bir nefisten, faydası olmayan bir ilimden sana sığınırım.
    Linklerde Sorun varsa Lütfen Bildiriniz.(Konu İsmi Veriniz)

  6. #6

    Üyelik tarihi
    10.Ocak.2008
    Yaş
    47
    Mesajlar
    67

    18 Mart Çanakkale Şehitleri Günü'nün 93. Yıldönümü

    "Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından
    Koşar adım gitmeli onların arkasından.
    Kahramanlık; içerek acı ölüm tasından
    İleriye atılmak ve sonra dönmemektir."

    18 Mart veslilesiyle bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz.

  7. #7

    Üyelik tarihi
    10.Ocak.2008
    Yaş
    42
    Mesajlar
    4

    "Vatan eğer uğrunda ölen varsa vatandır." Evet bizim vatanımız uğrunda Malazgirt'te, Miryakefalon'da...., Çanakkale'de ve bugün de Doğu Anadolu'da, Irak'ın kuzeyinde. Bu milletin kınalı Mehmetleri tükenmez bu böyle biline.

  8. #8

    Üyelik tarihi
    02.Eylül.2007
    Mesajlar
    9

    Geçilmedi, geçilemeyecek
    Unuttuğumuz her şehit,düşmana teslim edilmiş bir siperdir.Vatan için ölmüş insanları unutmak,vatandan vazgeçmektir. !

  9. #9

    Üyelik tarihi
    30.Ağustos.2007
    Mesajlar
    3

    Anam yakmış kınayı aday diye,
    Ben de vatan için kurban doğmuşum,
    Anamdan Allah'a son bir hediye,
    Kumandanım, ben İsmail doğmuşum.


    KINALI HASAN

  10. #10

    Üyelik tarihi
    17.Aralık.2008
    Mesajlar
    9

    Ya Rabbi onların ruhlarındaki asaleti bizede nasip eyle...
    ZİL ÇALDI İMTİHAN BAŞLADI... Güzel ve çetin bir imtihanın, aynı güzellik ve çetinlikte ki sorularına cevaplar verip durmuyor muyuz zaten ? Hem de Adem (A.S.) ve Havva Anamız’ dan bu yana...  Gelin bu gün verdiğimiz bütün yanlışları silip, yerine doğru cevaplar yazalım. ÇÜNKÜ, İMTİHANIN BİTİŞ ZİLİ HER AN ÇALABİLİR...

Sayfa 1 Toplam 2 Sayfadan 12 Sonuncu

Benzer Konular

  1. www.tarihportali.org/net ATATÜRK Ziyaret Defteri
    Konu Sahibi ilteriş Forum Gazi M. Kemal
    Cevap: 14
    Son Mesaj : 09.Kasım.2013, 23:04
  2. Resimlerle Çanakkale Zaferi sunu
    Konu Sahibi ahzer Forum Çanakkale Zaferi
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 18.Nisan.2010, 04:17
  3. Çanakkale Zaferi Sunusu
    Konu Sahibi ilteriş Forum Çanakkale Şehitlerini Anma Günü
    Cevap: 5
    Son Mesaj : 25.Şubat.2010, 22:44
  4. Çanakkale Zaferi'nin İngiltere'ye Etkileri
    Konu Sahibi Katun Forum Çanakkale Zaferi
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 19.Şubat.2008, 01:33
  5. Çanakkale Zaferi(18 Mart)
    Konu Sahibi [sadohan] Forum Çanakkale Şehitlerini Anma Günü
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 08.Mayıs.2007, 20:11

Bu Konu için Etiketler

Giriş