Tarih: 20.05.2008
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül gençlere, ''Vaktinizi sadece konuşarak, demagojilerle, hamaset veya retorik, bunlarla geçirmeyin. Üniversite gençliği eğer vaktini böyle geçirirse Türkiye'nin geleceğine yazık olur'' diye seslendi

Cumhurbaşkanı Gül, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu başkanlığındaki Türkiye'deki 60'a yakın üniversitenin öğrenci konseyi başkanlarını Çankaya Köşkü'nde kabul etti.
Gül, konuşmasına, üniversitelerdeki öğrencilerin temsilcileri olan ve seçilerek bu göreve gelen gençleri görmekten duyduğu mutluluğu dile getirerek başladı.

Türkiye'nin geleceğinin gençler olduğunu ve Büyük Atatürk'ün dediği gibi gençlerin ellerinde yükseleceğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, her şeyin gençlere emanet edileceğini ifade etti.
Gençlere ''Türkiye'nin en büyük değeri, en büyük varlıkları sizlersiniz'' diye seslenen Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin sahip olduğu dinamik ve genç nüfusun, ülkenin parlak geleceğinin işaretlerinden biri olduğunu ifade etti.

Genç nüfus ne kadar iyi yetiştirilir, ne kadar vasıflı olursa Türkiye'nin geleceğinin da o kadar parlak olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, bunun tersinden kaygı duyulacağını belirtti.
Cumhurbaşkanı Gül, 19 Mayıs'ın Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ilk adımı olduğuna ve bu günün Atatürk tarafından gençlere armağan edilmesinin anlamına işaret etti.
Hem yöneticilerin hem de gençlerin sorumluluk duygusu içerisinde hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, üniversite öğrencisi olarak karşısında bulunan gençlere, yakında gerçekten hayata başlayacaklarını ve büyük sorumluluk alacaklarını hatırlattı.

Türkiye'nin sürekli hamasetle güçlenmeyeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hamaset, retorik... Sadece heyecanlı, hissi, abartılı konuşmalar yapmak...Türkiye böyle güçlenmez. Türkiye nasıl güçlenir? Gayet açık. Ekonomisi güçlü olacak, insanları ve ülke zengin olacak. Sadece zenginlik ekonomik zenginlik de değil.
Ekonomik zenginliğin işaretleri belli. Milli gelirimiz başka ülkelerle mukayese edilecek, fert başına düşen gelirler mukayese edilecek, refahı gösteren başka işaret var, onlarla mukayese edeceğiz ama şu açık ki eğer bir ülkenin ekonomisi güçlü ise halkı da zengin oluyor, ülke de tabii ki kendisini daha güçlü hissediyor. Ama sadece bu değil, bunun dışında bir ülkenin, bugünkü modern, küreselleşmiş, herkesin birbirinden haberdar olduğu ve herkesin birbirini takip ettiği dünyada güçlü olabilmesi için demokrasisinin de güçlü olması lazım. Demokrasi dediğimizde, bunun alt başlıkları da var. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü, şeffaflık, herkesin hesap verebilirliği, kadın-erkek eşitliği, bunların altını doldurabilirsiniz. Bunların hepsine Türkçede ''yumuşak güç'', İngilizce'de ''soft power'' deniyor. Bir taraftan da bununla güçlü olacaksınız.

Bugün kendi aramızda birbirimizle üstünlük görmemiz veya kendi içimizde kendi kendimize rekabet etmemiz çok fazla bir şey ifade etmiyor. Rekabeti dünyayla ediyoruz, uluslararası ortamla bir araya geldiğimizde bu söylediğim göstergeleri yan yana koyduğumuzda eğer öndeysek o zaman başımız daha çok dik oluyor.''
Cumhurbaşkanı Gül, ekonomik ve demokratik göstergeler bir araya geldiğinde Türkiye'nin çok daha güçlü olacağını belirterek, Türkiye'nin her geçen gün bu istikamette güçlenerek ilerlediğini kaydetti. Gül, geçmiş yıllarla karşılaştırıldığında bugün gelinen noktanın en ileri nokta olduğunu ifade ederek, başka ülkelerle kıyaslandığında ise yapılacak daha çok işin olduğunun da açıkça görüldüğünü vurguladı.

''VAKTİNİZİ KONUŞARAK GEÇİRMEYİN''

Bugünkü dünyanın en büyük özelliğini, ''herkesin herkesi takip edebilmesi'' olarak değerlendiren Cumhurbaşkanı Gül, gençlerin böyle bir dünyada Türkiye'yi devralacağını anlattı. Bu nedenle gençlerin kendilerini en vasıflı şekilde yetiştirmesi gerektiğini belirten Gül, gençlere, yaptıkları işi en iyi şekilde yapmaları tavsiyesinde bulundu. İşlerin daha iyi yapılabilmesi için fikirlerini söylemeleri gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, gençlere şöyle seslendi:
''Vaktinizi sadece konuşarak, demagojilerle, hamaset veya retorik, bunlarla geçirmeyin. Üniversite gençliği eğer vaktini böyle geçirirse Türkiye'nin geleceğine yazık olur, hem de kendi geleceğinize... Onun için ne kadar çok çalışır, ne kadar çok okur, ne kadar çok düşünür ve ne kadar çok dışarıya açılırsanız, dışarıyı ne kadar çok takip ederseniz kendinize, ailenize ve Türkiye'ye de o kadar çok katkı sağlamış olursunuz.''
Bazı öğrenciler, Cumhurbaşkanı Gül'e yöresel hediyeler sundular.

''ORTAK AKIL İLE ÇALIŞMAK''

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu da TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi olarak Ulusal Öğrenci Konseyi'nin genel kurul toplantısına ev sahipliği yaptıklarını belirtti.

Ulusal Öğrenci Konseyi Başkanı Volkan Yılmaz da Ulusal Öğrenci Konseyi 4. Genel Kurulu üyeleri olarak kendilerini kabul ettiği için Cumhurbaşkanı Gül'e teşekkür etti. 19 Mayıs'ın coşkusunu yaşadıklarını dile getiren Yılmaz, öğrencilerin mevcut sorunların çözümü, ülkenin birlik ve bütünlüğü için çalıştığını ifade etti.
Yılmaz, sorunlarıyla ilgili bir dosyayı Cumhurbaşkanı Gül'e sundu.