Kuşdili Dedikleri

Nusret Karaca
....


Kadıköy 27 yılda çok güzel yeni dostlar kazandırdı bana… Haliç'ten Kadıköy rıhtımına ayak bastığım andan itibaren çok güzel ve donanımlı kişilerle tanıştım bu yakada. Bir yanım "Golden Horne" bir yanım "Khalkedon" oldu. Her iki yanımda da da dostlarım. Bunlardan ikisi Kadıköy’ün canlı tarihi gibiydiler. Onlarla birlikte sohbet ettik, etkinliklerde yer aldık… Şimdi onlar hayatta olmasa da kazandırdıkları eserler ve yaptıklarıyla yaşıyorlar aktardıklarıyla.... Dr.Müfid Ekdal ve M.Tanju Akerman… Kadıköy 'ü onlardan öğrenmek ve yine Kadıköy anıları ve şiirleri dinlemek güzeldi…
....
Şimdi onların Kadıköy semtleri ile bizlere kazandırdığı bilgilerle dolaşıyor ve soluyorum Kadıköy’ü.
.....
İstanbul'da kuşbazların en çok tuttuğu üç kuş varmış. Saka, Florya ve İskete. Bunları tutmak için ökse ve ağ kullanırlarmış. Kanaryalar güzel öttükleri için de onların yanına bırakırlarmış. Kurbağalıdere’nin kurbağa sesleriyle çınladığı o günlerde meraklılar kuşlara bezle örtülü kafeslerinde bu kurbağa seslerini dinletirlermiş.


Anlatılanlara göre kuşlar böylece deredeki hocalarından kurbağa makarası çekmeyi öğrenmişler ve "KUŞDİLİ" adı bu doğa olayından kaynaklanmış. Bir ilginç not ise şu Kuşdili Çayırı ve Kurbağalıdere ile ilgili…Kuşdili’ndeki Şehbal Tiyatrosu ile Hamdi Bey'in gazinosu kendi elektrik üretimleriyle mekanlarını aydınlatırlarmış.
....
Evet, Kadıköy…Khalkedon güzel… Buradan birileri geçti, izleri kalıcı. Ben de onlardan aldıklarımı yazarak geleceğe not düşmek, yenilemek ve unutturmadan anımsatmak için kağıdı ve kalemi kucaklıyorum. Tıpkı KHALKEDON'un bir GOLDEN HORNE'lu yu kucakladığı gibi…Bir Tarihçi ve yazar olmanın getirdiği sorumlulukla…