Kitabın Adı:İmparatorluğun Son Akşamı-Kuşçubaşı Eşref
Yazar: Hakan Kağan
Basımevi: Timaş
Sayfa Adedi:367

İÇERİK: Bu tarihi kitabı okudum ki iyiki okumuşum;çünkü elimde tuttuğum bu değerli kitap,Kurtuluş Savaşı'nın,Mütareke Dönemleri'nin bilinmeyen en önemli karakterlerinden olan Kuşçubaşızade Eşref'in kızgın Arap çöllerinde Bedevilerle yaptığı kimi zaman dayanışmalar,kimi zaman savaş,Trablusgarp'ta İtalyan ordularına büyük zarar vererek yabancı ordunun geri çekilmesini sağlamış ve ordu mühimmatının çok fazla oranda ele geçirilmesi ... vs. gibi çok önemli ve saygıya değer faaliyetlerde bulunan tarihi etkileyen bir şahıs olduğunu kavramama yol açtı.
Kuşçubaşı Eşref,ilk yıllarda II.Abdülhamid rejimine karşı,asi bir tutum sergilemiş;hatta bu tutum Kabe yolundaki Sürre-yi Hümayun'a saldırmaya kadar dahi ilerlemiştir.Kuşçubaşı Eşref,yıllarca Arap çöllerinde bedevilerle ve arkadaşları ile yapmış olduğu amansız mücadeleler ve neticede kazanmış oldukları,olduğu başarılardan ötürü artık her yerde Uçan Şeyh olarak biliniyordu.Artık o kadar ünlü ve başarılı bir kişi olmuştu ki her yerde adı,sanı dolaşıyordu.Eşref,Arap çöllerinin lideriydi artık.Uçan Şeyh deyince her kim olursa olsun artık şöyle bir titriyordu desem yeridir.Kimse Eşref'in neler yapabileceğine göz kestiremiyordu;çünkü o inanılmaz bir Türk fedaisiydi.
Kitapta Meşrutiyet dönemleri zamanında kurulmuş olan Teşkilat-ı Mahsusa'ya(Gizli Teşkilat) da geniş yer verilmiş ki zaten bütün konular teşkilat çevresinde gerçekleşiyor.Teşkilatın başı olarak herkes Enver Bey'i bilir(Enver Paşa).Ancak Enver Paşa,görünen liderdir ve bunu da kitapta geçen olaylarda kendi dile getirmiştir.
Kuşçubaşı Eşref,yaptığı asiliklerden dolayı içinde yaşadığı korkunç bir bunalıma sonunda ne anlama geldiğini ve büyük günahlar işlediğinin farkına vardı.
Kuşçubaşı Eşref,ömrünün son günlerinde Amerikalı Hariciyeci Philip H. Stoddart ile altı uzun görüşme yaptı.Teşkilat listelerini ve bazı önemli evrakları ona verdi.Binlerce sayfayı bulan hatıratını ve bazı belgeleri detarihçi Cemal Kutay'a emanet etti.Hatıralarının çok küçük bir bölümü yayınlanabildi;çünkü Cemal Kutay'ın Moda'daki evinde çıkan yangında Eşref Bey'in arşivinin büyük bir kısmının da yandığını söylemesi,evrakın önemli bir kısmının nerede olduğu hususunda şüpheleri canlı tutmaktadır.
Kuşçubaşı Eşref,kimilerine göre büyük bir haydut veya büyük bir eşkiya iken;kimilerine göre de hiçbir beklentisi olmayan,ülkesine canını feda eden ve ülkesi için çalışan biriydi.Kuşçubaşı Eşref'in,Enver Paşa'nın en yakın arkadaşlarından biri olması da Kuşçubaşı Eşref hakkında yapılan yorumlarda etkili oldu.
Ben,bu kitabı okurken elimden düşüremedim;çünkü gizemli şeylerle dolu.Yani her bölümde bilinmeyen başka bir olayla karşıma çıktı.İlgimi çekti.Şu ana kadar okuduğum hiçbir kitap,bu kadar fazla ilgimi çekmemişti.Bu kitabı harbiden herkesin okuması gerekiyor.Bilinmeyen gerçeklerin ortaya çıkması açısından da bireysel bir çalışma ve gelişme olarak görebiliriz kitabı.