Birinci Şamahı Zaferi

Özdemiroğlu ondörtbin askerle Şamahî üzerine gittiğinde, Safevi ordusu yirmibeşbin kişilik kuvvetle Orus Han komutasında oraya gelmiş, öte yandan İmamkulu Şah yanında on-beşbin kişilik kuvvetle Ereş'te karşısına çıkan sadece üçyüz kişilik birliğin komutanı Kaytas paşa ile çarpışmış ve tamamını mukayese kabul etmez kuvvet dengesi hasebiyle imha etmişti. Kaytas Paşayı yenen İmamkulu, Ereş'e dahil olup Ehli Sünnet ve'1-cemaat itikadındaki müslümanları katliâma tabi tutmuştu. Yediyüz kişilik bîr Osmanlı birliği bunlara saldırmışsa da maalesef perişan olmuşlardı.

Dersaadet'ten muhtelif emirleri havi fermanlar gönderilmiş, Çerkez, Abaza ve bütün Kafkas kabilelerine ayrıca Kırım Hanlığına Özdemiroğlu Osman Paşa'ya yardım etmeleri bildirilmişti.

Safevi Ordusu, Osmanlı Ordusu ile karşı karşıya geldiğinde savaş çok şiddetli başladı. Fakat iki taraf da kesin bir üstünlük sağlayamadı. İlk iki gün İranlılar hâkim gibi idiyseler de üçüncü günü öğle üzeri Kırım Hânı onbeşbin kişilik kuvvetiyle savaş alamnın bir ucunda görününce savaş talihi yön değiştirdi. Akşam üzeri zafer Osmanlıların olmuştu. Savaş neticesinde esir düşen ürûs Han idam olundu. Tarihler Hicrî 987/Milâdî 1578 yılını gösteriyordu.

İkinci Şamahî Zaferi


Birinci Şamahî savaşında hezimete uğrayan Safeviler bu sefer bütün güçlerini toplıyarak harekete geçtiler. Safevi ordusuna Hamza Mirza Başkumandan olarak hükmediyorsa da henüz yaşı onüç civarında olduğundan fiili kumanda Selman Hân'daydı. Kuvvetlerini dört bölüme ayıran Safevi Ordusu 100.000 kişiyi buluyordu. Buna mukabil Ozdemiroğlu Osman Paşa komutasındaki Osmanlı kuvvetleri 14.000 kişi idi. Bu sırada Lala Mustafa Paşa; Bağdad Beylerbeyi Hüseyin Paşa ve Kerkük Bey'i Şemseddin Paşazade Mahmud Paşa'ya Safevi topraklarına dalıp ikinci bir cephe açılması talimatı verdi. Ayrıca Anadolu Beylerbeyi Cafer Paşa'ya Revan üzerine yürümesi emredildi. Bu talimatlar yerine getirilince İranlılar çok ağır darbe almış oldular. Bütün bunlar olurken Şamahî meydan savaşı başlamış, mukayese kabul etmez kuvvet farkı kendini göstermeye başlamıştı. Azdan az, çoktan çok gider kaidesi kendisini gösteriyorsa da İranılar yirmibeşbin ölü vererek yetmişbeşbin kişiye düşerken Özdemiroğlu'nun kuvvetleri onbin şehid vererek dörtbin kişiye düşmüştü. İran kuvvetleri kaleye girmişler ve boğaz boğaza bir mücadele sürdüaü sırada Adil Giray'ın kumandasında Kırım süvarileri yetiştiler. Safeviler dahil oldukları kaleyi bırakıp Adil Giray Han'ın üzerine yürüdüler. Bu kuvvetlerin büyük bölümünü pusuya yatıran İranlılar küçük bir kuvvetle Adil Giray'ın üzerine çullandılar. Kırım süvarileri bunları çok kısa zamanda perişanedip savaştan muzaffer çıktıklarına sevinecekleri anda, ikinci ve esas kuvvetin saldırısına muhatap oldular ve çok acı bir mağlûbiyete duçar oldular. Adil Giray Hân esir düştü. İran saraylarında yapmış olduğu çapkınlıklar yüzünden hayatını kaybetti.

Özdemiroğlu Osman Paşa elindeki kuvvetlerle ŞamahI kalesini müdafaa edemeyeceğini engin tecrübesi ve fevkalâde kararlılığı sayesinde anlayıp Dağıstan taraflarında Demirkapı kalesine çekildi. Buraya Derbent Kalesi de denir.

Kaynak: Büyük Osmanlı Tarihi