C – OSMANLI KLASİK DÖNEM DEVLET TEŞKİLATI

1. Osmanlı Devlet Anlayışı konu anlatımı için tıklayınız.
2. Merkez Teşkilatıkonu anlatımı için tıklayınız.

3. Taşra Teşkilatı
  • Osmanlı Devleti, merkezî bir devlet yapısını hedefleyerek fethedilen bölgelerdeki idari yapıyı buna hizmet edecek şekilde ve topluluklar arasında dengeyi sağlayacak şekilde kurdu.
  • Osmanlı Beyliği'nin ilk dönemlerinde ülke bir hünkâr sancağı ile beyin oğulları tarafından yönetilen sancaklara bölünmüştü. I. Murat Döneminde ise Rumeli Beylerbeyliği kuruldu ve başına Lala Şahin Paşa getirildi. Yıldırım Beyazıt zamanında da Anadolu Beylerbeyliği kuruldu. XV ve XVI. yüzyılda sınırların genişlemesine paralel olarak beylerbeyliklerin sayıları arttı. Ancak derece itibariyle Rumeli Beylerbeyi hepsinin üstündedir. XVI. yüzyıldan sonrada eyalet terimi kullanılmaya başlandı.
  • Osmanlı taşra teşkilatı büyükten küçüğe doğru; beylerbeyi tarafından idare edilen eyaletler, sancaklar, kazalar ve kazalara bağlı köylerden oluşmaktaydı.
  • Devletin taşradaki en yetkili temsilcisi, ataması padişah tarafından yapılan "beylerbeyi" idi. Beylerbeyi hizmetleri karşılığında kendisine tahsis edilen "has"lardan devletin belirlediği ölçüde vergi alırdı. Beylerbeyi "paşa sancağı" da denilen yerde oturur ve burayı yönetirdi. Bulunduğu eyalette sadece mülki amir durumundaydı. Yargı yetkisi merkezden yollanan kadıya, mali yetki ise defterdara aitti. Güvenlikten ise subaşı sorumluydu.
  • Taşra yönetiminde beylerbeyinden sonra en yetkili yönetici sancak beyiydi. Bunların maaşları da "haslardan alınan vergi gelirleriyle karşılanırdı. Sancak beyi, emrindeki askerlerle birlikte beylerbeyinin emrinde savaşa katılırdı. Beylerbeyinin eyalete bağlı bulunan ve merkez tarafından atanan sancak beylerinin üzerindeki yetkisi ise sadece teftişten ibaretti. Sancaklarda adli işlerden kadı, güvenlikten ise subaşı sorumluydu.
  • Kazalarda sivil ve adli işlerden sorumlu olan kadılar merkezden atanırdı. Aynı zamanda kazanın belediye işleri de kadılar tarafından yürütülürdü. Güvenlikten ise subaşı sorumluydu.
  • Köylerin başında Köy Kethüdası vardı. Adalet işlerinden Kadı Naibi, güvenlikten ise Yiğitbaşı sorumluydu.
  • Osmanlılar bir bölgenin adil bir şekilde yönetilmesini temin edebilmek için ilk dönemden itibaren buralara iki farklı yetkili atamıştır. Bunlardan biri hükümdarın yürütme yetkisini temsil eden asker kökenli bey, diğeri ise sultanın yasama yetkisini temsil eden ulema kökenli kadıydı. Bir nevi güçler ayrımını gerçekleştiren bu yönetimde bey, kadının hükmü olmadan hiçbir ceza veremez kadı da hiç bir kararını kendi başına icra edemezdi.
  • Osmanlı Devleti'nde tımar ile Avrupa krallıklarındaki derebeylik sistemi arasında büyük farklılıklar vardı. Feodaller toprağın gelirini almakla birlikte idari, hukuki ve mali bağımsızlığa sahipti ve kralın bunları azletme yetkisi yoktu. Ayrıca bulundukları yerde halkı kendi malı olarak görürlerdi. Tımar sisteminde ise tımar sahibi kendisine tahsis edilen topraklarda kiracı durumunda olup elindeki arazinin değil, belli görevleri yerine getirmek karşılığında buralardan elde edilen ürünün devlet adına topladığı verginin sahibiydi. Tımar sahibi, kanunlara ve devlet düzenine uymazsa arazisi alınır, yetkileri de devletin koyduğu kanunlar çerçevesinde sınırlandırılırdı.


Klasik Dönem Osmanlı Taşra İdaresinin Özellikleri ders notu için tıklayınız.