ERENLER NE DEDİLER

Aklım bana yünden kilim dokusak
Bade içip bülbül gibi şakısak
Şu Kur-an’ı Türkçeleyip okusak
Günahını sevabını sor dedi

Kaygusuz der: Bak acemi dervişe
Bir şey denmez Hakk’a gönül vermişe
Sorsam dedim Taptuk denen ermişe
Bana sorma, git Ahi’ye sor dedi

Ahi Evren örgütünü örüyor
Bacılar da Bacıyan’a giriyor
Gizli değil, dünya bunu görüyor
Git sorunu sen Bektaş’a sor dedi

Hacı Bektaş dile geldi hu deyip
Yol gösterdi, akıl duru su deyip
İnsan kutsal, en doğrusu bu deyip
O da erdi, git Yunus’a sor dedi

Yunus diyor: Göz dikmişler ilime
Yaban sözler kök salmışlar dilime
Töre göçmüş, moda hâkim belime
Git Sivas’a Pir Sultan’a sor dedi

Sultan dedi: Sen gelmişsin kanmaya
Hazır mısın darağaca konmaya?
Hiç gerek yok, diri diri yanmaya
Bu soruyu sen Mansur’a sor dedi

Mansur darda, Bağdat yanık kokuyor
Sokaklarda kardeşkanı akıyor
Molla yine bildiğini okuyor
Ben diyemem, Nesimi’ye sor dedi

Nesimice kıpırdandı yerinden
Hazır mısın soyunmaya derinden?
Bu yol çetin, vazgeçtin mi serinden?
Bu soruyu bir ozana sor dedi

Karacoğlan yorgun düşmüş çok hasta
Sevdiğini bulamamış da yasta
Çok söylemiş, söylemede pek usta
Bunu bir de sen Veysel’e sor dedi

Veysel Baba toprak deyip övüyor
Versin diye kazmayınan dövüyor
Her vuruşu hedefine değiyor
Bir kerede bir abdala sor dedi

Abdal Musa söylüyordu özünü
Aydınlığa çevirmişti yüzünü
Yurt eylemiş Elmalı’nın düzünü
Bu soruyu Mahsuni’ye sor dedi

Ol Mahsuni sazı aldı eline
Sözcükleri kayıtladı teline
Bu bir gerçek bundan böyle biline
Tanrı hep dilleri biliyor dedi

Hayyam serhoş, içmiş üzüm suyunu
Kendin kazıyorsun kendi kuyunu
Sapacalı artık boz bu oyunu
İç, yanıntın sen aklına sor dedi

Bekir YAŞAR (Sapacalı)