Nusret Karaca

Her zaman söylerim, elbette yeri geldiğinde; "Bir yanım Khalkedon, bir yanım Golden Horne"... Her iki yakada dostlarım, yaşadıklarım, paylaştıklarım var. Etkinliklerin ardı arkası kesilmiyor. Ne güzel, yaşadığımı anlıyorum, soluk aldığımı...Fener'deki Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı'nda sıkça etkinliklere katılırım davet üzerine. Kimi zaman izleyici, kimi zaman da bir oturuma katılımcı. Bu kez hem tarihçi-yazar, hem de Moda'da görev yalan bir eğitimci olarak bir özel kişiyi taşıdım "Kadın ve Spor" bilgisi çalışması içinde. "Atlarla Büyüyen Kadın"ı, bir Modalıyı, Melahat Aksel'i...

1908 İstanbul doğumlu Melahat Aksel'in atlarla tanışması, Atatürk ve Süreyya Paşa’nın at gezileriyle olur. Henüz 7 yaşındadır. Birkaç sene içerisinde yurt içinde ve dışında çok sayıda yarışmaya katılır. 1.000'e yakın yarışmada elde edilen 50'ye yakın kupa... 1936'da Almanya'da Uluslararası At Terbiyesi Yarışması'na katılır ve birinciliği kazanır.Melahat Aksel, Türkiye'deki binicilik ile ilgili olan her çalışmada, kulüplerin kuruluş aşamalarında hep yer alır. Adı ölümsüzleşir. Türkiye'de o dönem sivil biniciler yok denecek kadar azken, o bir kadın olarak yurt içi ve yurt dışı yarışmalara katılır. Hatta ilk oğluna 7 aylık hamileyken yarışmalara girer. Ailesinde oğullarını, gelinlerini, torunlarını bile at üstüne çıkardığı bilinir. Melahat Aksel, vefat ettiği 1985 yılının öğle vaktinden önce sabah atlarına biner. İki hafta öncesi ise Sipahi Ocağı kanalında bir yarışmaya bile katılır.Evet, bugün bir Cumhuriyet kadınının, bir sporcu kadının, Melahat Aksel'in bilgilerini getirdim Khalkedon'a Golden Horne'dan... Sayfalarınıza taşımanın ve sizlerle paylaşmanın onuru kaldı bana geriye. Bundan güzel bir gün başlangıcı olamazdı benim için bu güz sabahında...