Cumhuriyet... Elbette... Sonsuza Dek...

Nusret Karaca



Tam 95 yıl… Anadolu topraklarının üzerine güneş ışığının doğduğu günün ardından geçen tam 95 yıl…


600 yılı aşkın bir süre dünyaya neredeyse egemen olmuş bir imparatorluk; önce küçük bir beylik, sonra devlet, ardından cihan imparatorluğu… Düzenli devlet örgütü, adil yönetim ve birçok ulusu kucaklamış geniş topraklar… 16. yüzyılın sonlarından itibaren duraklama, gerileme ve dağılma dönemi; ardından son bir çırpınışla tanzimat, ıslahat, meşrutiyet hareketleri, Trablusgarp ve Balkan Savaşları…1.Dünya Savaşı...


YOK OLMAKTA OLAN BİR ULUSUN YENİDEN DİRİLİŞİ…


Kaybedilen toprakları geri alma umuduyla Almanya’nın yanında savaşa katılış hüsran ve sonuç… Önce Mondros, işgaller,ardından Sevr Antlaşması, kurulan yararlı cemiyetlerle Kuvayi Milliye ve direniş hareketleri, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Türk halkının verdiği Ulusal Kurtuluş Savaşı… Doğuda, güneyde, batıda ve iç cephede kazanılan zaferler, ayaklanmalara karşı direniş… Sonuç; zafer, saltanatın kaldırılması ve Cumhuriyet’in ilanı… İşte neredeyse yok olmakta olan bir ulusun yeniden dirilişi, karanlıktan aydınlığa geçiş, yepyeni bir devlet yönetimi; Cumhuriyet… Yani millet egemenliğine dayalı yönetim şekli.


Cumhuriyet’i ilan edenlerin rejimi emanet ettiği yükselen yeni nesil, çeşitli etkinliklerle

95 yılı daha anlamlı hâle getiriyor.

...

Cumhuriyet...

Sen ne güzelsin...

Seni yazmaya,anlatmaya sayfalar yetmez..

Seni yaşamak var ya...

Hiç bitmeyen senfoni...

Sonsuza dek...

...

(Nusret Karaca günlüğü/20/10/2018 Bahariye/Kadıköy/İstanbl)CUMHURİYET...ELBETTE..SONSUZA DEK...




..

Nusret Karaca


Tam 95 yıl… Anadolu topraklarının üzerine güneş ışığının doğduğu günün ardından geçen tam 95 yıl…


600 yılı aşkın bir süre dünyaya neredeyse egemen olmuş bir imparatorluk; önce küçük bir beylik, sonra devlet, ardından cihan imparatorluğu… Düzenli devlet örgütü, adil yönetim ve birçok ulusu kucaklamış geniş topraklar… 16. yüzyılın sonlarından itibaren duraklama, gerileme ve dağılma dönemi; ardından son bir çırpınışla tanzimat, ıslahat, meşrutiyet hareketleri, Trablusgarp ve Balkan Savaşları…1.Dünya Savaşı...


YOK OLMAKTA OLAN BİR ULUSUN YENİDEN DİRİLİŞİ…


Kaybedilen toprakları geri alma umuduyla Almanya’nın yanında savaşa katılış hüsran ve sonuç… Önce Mondros, işgaller,ardından Sevr Antlaşması, kurulan yararlı cemiyetlerle Kuvayi Milliye ve direniş hareketleri, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Türk halkının verdiği Ulusal Kurtuluş Savaşı… Doğuda, güneyde, batıda ve iç cephede kazanılan zaferler, ayaklanmalara karşı direniş… Sonuç; zafer, saltanatın kaldırılması ve Cumhuriyet’in ilanı… İşte neredeyse yok olmakta olan bir ulusun yeniden dirilişi, karanlıktan aydınlığa geçiş, yepyeni bir devlet yönetimi; Cumhuriyet… Yani millet egemenliğine dayalı yönetim şekli.


Cumhuriyet’i ilan edenlerin rejimi emanet ettiği yükselen yeni nesil, çeşitli etkinliklerle

95 yılı daha anlamlı hale getiriyor.

...

Cumhuriyet...

Sen ne güzelsin...

Seni yazmaya,anlatmaya sayfalar yetmez..

Seni yaşamak var ya...

Hiç bitmeyen senfoni...

Sonsuza dek...

...

(Nusret Karaca günlüğü/20/10/2018 Bahariye/Kadıköy/İstanbul)