I. SÜLEYMAN ( KANUNİ ) DÖNEMİ ( 1520 – 1566 )

Kanuni Sultan Süleyman babasının ölümü üzerine tek varis olduğu için ,sorunsuz bir şekilde başa geçti.Kanuni Sultan Süleyman’ın kırk altı yıllık hükümdarlık döneminde kültür,uygarlık alanında gelişmeler ve fetihler oldu.Osmanlı devleti hem doğuda hemde batıda ekonomik,siyasi ve askeri yönden güçlü bir duruma geldi.Bu nedenle Avrupalılar onu Muhteşem Süleyman,biz ise yaptığı kanunlardan dolayı Kanuni unvanıyla tanırız.Başa geçergeçmez koyduğu ilk kanun ,Yavuz zamanında İran’dan yapılan ipek ticareti yasağını kaldırmak oldu.
Yavuz zamanında Anadolu,Kafkasya,İran.Suriye ve Mısır’a önem verilmişti.Memluk sorunu çözümlenmiş,Safevi ise önemli bir tehlike olmaktan çıkmıştı.Batı’da Venedik ve Ceneviz eski gücünü kaybetmiş,denizlerde İspanya ve Portekiz onların yerini almıştı.Kara Avrupa’sında ise Avrupa’nın önemli bir kısmını elinde tutan Kutsal Roma Germen İmparatorluğu ve Avusturya Arşidükalığı bulunmaktaydı.
Doğu’da ve Batı’da uzun seferlere çıkıldı.Doğu’da İran,Batı’da Macaristan ve Avusturya,denizlerde ise Venedik,Papalık,Şarlken,Rodos Şövalyeleri,Malta,İspanya ve Portekiz’le savaşıldı.Fransa’ya ise yardım edildi.Osmanlı Avrupa’da önemli bir denge unsuru haline geldi.

İÇ İSYANLAR :

Kanuni ,hükümdarlığının ilk yıllarında bazı olumsuzluklarla karşılaştı.Anadolu,Suriye ve Mısır’da bazı isyanlar çıktı.

a) Baba Zünnun : Vergi sorununu bahane eden Türkmenler isyan ederek Bozok(Yozgat) çevresinde ayaklandılar(1526).Üzerine gönderilen kuvvetler tarafından isyan bastırıldı.

b) Kalenderoğlu : Hacı Bektaş soyundan olduğunu iddia eden Kalender Çelebi,tımarları elinden alındığı4 için ,Mohaç seferini fırsat bilerek isyan etti.Saltanat iddiasında bulundu.Şiilerin desteğini almayı başardı.Fakat tımarların geri verileceği söylenerek isyan dağıtıldı(1527).

c) Canberdi Gazali : Memluk komutanlarından olan Gazali ,Mısır seferinden sonra Osmanlı himayesine girmiş,Şam valiliğine atanmıştı.Gazali Osmanlıdaki taht değişikliğinden faydalanarak ,Memluk Devletini yeniden kurmak üzere “siyasi”nitelikli bir isyan çıkardı.Dulkadir Beyi Şehsuvaroğlu Ali Bey Halep’e giderek isyanı bastırdı(1521).

d) Ahmet Paşa : Devlet geleneğine göre sadrazamlık sırası kendine gelmişti.Fakat,yerine İbrahim Ağa sadrazamlığa atandı.Ahmet Paşa ise Mısır valiliğine atandı.Bu duruma kızan paşa,Memluk ileri gelenlerini de yanına alarak isyan başlattı.Ahmet Paşa’nın kendisine vezir seçtiği Kadızade Mehmet Bey Osmanlı Devletine sadık kalıp ayaklanmayı bastırdı(1524).

BATIDA GELİŞMELER :

Kanuni Sultan Süleyman’ın tahta çıktığı sırada Osmanlı Devleti için en büyük tehlike Roma Germen İmparatorluğu idi.Şarlken’in kız kardeşi,Macar Kralı II.Layoş ile evli idi.II.Layoş’un kız kardeşice Şarlken’in kardeşi olan Avusturya Kralı Ferdinand ile evliydi.Böylece bu ülkeler arasında akrabalık ilişkileri kurulmuştu.Macar Kralı II.Layoş,Osmanlılara karşı düşmanca siyaset izlerken Şarlken ve Ferdinand’a güveniyordu.

Belgrat’ın Alınması (1521) :
Macarlar Kanuniyi tebrik etmemiş,vergilerini ödememiş,Osmanlı elçisini öldürmüşlerdi.Bu nedenle ,Kanuni Batı’ya ilk seferini düzenledi.Balkan’ların en stratejik kentlerinden olan Belgrat alınarak,Batı seferlerinde bir üs haline getirildi.

Batı’da Gelişmeler :

Fransa ile Kutsal Roma Germen İmparatorluğunun arası açıktı.Şarlken akrabalık ilişkileri ile İspanya,Sardunya,Sicilya Napoli Hollanda ve Fransa’nın kuzeyindeki topraklara egemen olmuştu.öte yanda Martin Luter Papaya isyan ederek Protestanlık mezhebini kurmuştu.İşte böyle bir ortamda Osmanlı Devleti Macar sorununa el atmıştı.
Alman İmparatoru Şarlken ile Fransa Kralı I.Fransuva arasında Avrupa’nın üstünlüğü mücadelesivardı.Fransa’yı tehdide başlayan Şarlken’in bir yandan Akdeniz’e ,öte yandan Orta Avrupa’ya egemen olmak istemesi Osmanlıyı rahatsız etmekteydi.
I.Fransuva’nın 1525’te Şarlken’e esir düşmesi üzerine,Fransa Osmanlıdan yardım istedi.Avusturya’nın Macaristan üzerinde hak iddiasına karşı çıkan Osmanlı ,Fransa’nın yardım isteğine olumlu cevap verdi.Çünkü ,Almanya,Fransa’yı da alırsa Osmanlıya karşı büyük bir haçlı ittifakı kurulabilirdi.bu nedenle Fransa’nın varlığını sürdürmesi gerekiyordu.

Mohaç Meydan Savaşı (1526) :
Kanuni Macar topraklarını alarak Şarlken’in oluşturmaya çalıştığı ittifakı parçalamak ve Fransa Kralına yardım etmek amacıyla Macaristan seferine çıktı.Mohaç Meydan Savaşında Macar ordusu yenilgiye uğratıldı.Macar Kralı savaş meydanında öldü.Savaş sonunda Macaristan Osmanlı Devletine bağlı bir krallık haline geldi.kanuni Macaristan’ı doğrudan Osmanlı topraklarına katmadı.Erdel Beyi Jan Zapolya(Yanoş) Macaristan tahtına kral olarak getirildi.
Sonuç:
--- Macaristan Osmanlı himayesine alınarak tampon bir devlet haline getirildi.
--- Osmanlı’nın Orta Avrupa’daki hakimiyeti pekişti.
--- Osmanlı –Avusturya mücadelesi başladı.
--- Fransa Şarlken’in baskısından kurtularak, I.Fransuva Madrit antlaşmasıyla serbest bırakıldı.

I.Viyana Kuşatması (1529) :
Macaristan’ın Osmanlı egemenliğine girmesi üzerine Şarlken’in kardeşi olan Avusturya Kralı Ferdinand,akrabalık nedeniyle Macar tahtının kendisine ait olduğunu ileri sürerek Yanoş’un krallığını tanımadı.Avusturya’nın Budin’e girmesi üzerine sefer düzenlendi.Asıl amaç Şarlken’in Avrupa’daki üstünlüğüne son vermekti.Budin alınarak Yanoş’a geri verildi.Şarlken ve Ferdinand ortaya çıkmadıkları için,onları savaşa zorlamak amacıyla Viyana kuşatıldı(1529).Ancak amaç Viyana’yı almak olmadığı için gerekli donanım getirilmemişti.Kışında yaklaşması üzerine kuşatma kaldırıldı.

NOT: Kanuni döneminde karada sonuç alınamayan tek sefer ı.Viyana kuşatmasıdır.

Almanya Seferi (1532) :
Ferdinand’ın ikinci kez Budin’i kuşatması üzerine,yeniden sefere çıkıldı.Fakat yine ne Ferdinand nede Şarlken Osmanlı ordusu önüne çıkmadı.Osmanlı akıncıları Almanya içlerine kadar girdiler.Avusturya barış istedi.Doğuda Safevi sorunu başladığı için barış teklifi kabul edildi.

İstanbul Antlaşması (1533) :
a) Avusturya arşidükası ,protokol bakımından Osmanlı sadrazamına denk sayılacak,
b) Ferdinand ,elinde tuttuğu Macar toprakları için her yıl 30.000 altın vergi verecek,
c) Avusturya,Yanoş’un Macar krallığını tanıyacak,
d) Macaristan ve Avusturya arasındaki anlaşmaları Osmanlı padişahı onaylayacak,
e) Avusturya Macar topraklarına saldırmayacak,
f) Antlaşma Avusturya uyduğu sürece geçerli olacak.

Sonuç ve Önemi :
--- Macaristan ikiye ayrıldı.
--- Avusturya Osmanlının üstünlüğünü kabul etti.
--- Osmanlı,Avusturya üzerinde yaptırım gücüne sahip oldu.
--- Osmanlı’nın Avrupa’nın en güçlü devleti olduğu anlaşıldı.
--- Almanya’nın Avrupa üzerindeki üstünlüğüne son verildi.

Macaristan’ın Osmanlılara Katılması (1541) :
Macar Kralı Yanoş ölünce yerine küçük yaştaki oğlu Sigismund geçti.Ferdinand ,Sigismund’un krallığını tanımayarak yapmış olduğu antlaşmayı bozdu ve Budin’i kuşattı.bunun üzerine Kanuni tekrar Macaristan üzerine sefere çıktı.Budin’i aldı.Ferdinand’ın barış isteği kabul edilerek tekrar barış yapıldı.Macaristan üç bölgeye ayrıldı.
--- Kuzey Macaristan Avusturya’ya,
--- Orta Macaristan Erdel Beyliği adı altında Osmanlı himayesindeki Sigismund’a,
--- Güney Macaristan ise Budin eyaleti olarak doğrudan Osmanlılara bağlandı.
Avusturya ile antlaşma yapılmasına rağmen Osmanlı-Avusturya mücadelesi devam etti.Ferdinand 1551’de yeniden Erdel’in iç işlerine karıştı.Osmanlı-Avusturya savaşları ,1562’de yeniden barış sağlanıncaya kadar sürdü.

Zigetvar Seferi (1566) :
Kanuni Sultan Süleyman Avusturya’nın barışı bozarak Erdel’e saldırması üzerine Sadrazam Sokulu Mehmet Paşa ile yaşının ilerlemiş olmasına rağmen sefere çıktı.Zigetvar kalesi kuşatıldı.Kuşatma sırasında padişah öldü(1566). Padişahın ölümü askerden gizlendi.Kuşatmaya devam edilerek kale alındı.Zigetvar Seferi ,Kanuni’nin son seferi oldu.

OSMANLI-FRANSIZ İLİŞKİLERİ :
Osmanlı ile Fransa arasındaki ilk ilişkiler I.Fransuva’nın ,Alman İmparatoru Şarlken’e esir düştükten sonra Osmanlıdan yardım istemesiyle başlamıştı.Mohaç Savaşı Fransa’ya yardım amacıyla yapılmış,Fransuva kurtulmuştu.
Kanuni Avrupa devletleri arasındaki anlaşmazlıklardan yararlanarak Avrupa siyasetinde söz sahibi oldu.Orta Avrupa seferleriyle Fransa ve Protestanların yükünü azalttı.Protestanlığın yayılmasına zemin hazırladı.Avrupa’da dini birlik iyice zayıfladı.Fransa Osmanlı Devletini Avrupa’yı koruyan tek güç olarak gördüğünü ilan etti.Bu yakınlaşma zamanla ticari alanda kaydı.Fransa’ya Avrupa tarihlerinde “kapitülasyon” Osmanlı kayıtlarında ise “ahidname” ya da “İmtiyazat-ı mahsusa” denilen bazı ticari ayrıcalıklar verildi(1535) .
Amaç :
--- Avrupa Hristiyan birliğini bozmak ,Avrupa siyasetinde etkinlik kazanmak.
--- Almanya’ya karşı Fransa’nın desteğini sağlamak.
--- Akdeniz ticaretini canlandırmak,Gümrük gelirlerini arttırmak.Üretimi yapılmayan ürünleri ucuza temin etmek.
Kapitülasyonlar :
--- Fransız ticaret gemileri Osmanlı sularında serbestçe dolaşarak istedikleri limanlara girebilecek.
--- Fransa’dan diğer devletlere oranla daha az vergi alınacak.
--- Osmanlı topraklarında yaşayan Fransızlar din ve mezheplerinde serbest olacak.
--- Fransız tüccarlar ile Türkler arasındaki davalara Türk mahkemeleri bakacak,mahkemede bir Fransız tercüman bulunacak.
--- Fransız tüccarların kendi aralarındaki davalara Fransız yargıç bakacak.
--- Türk tüccarlarda Fransa’da aynı haklardan yararlanacaktı.
--- Antlaşma ,iki hükümdarın sağlığında geçerli olacaktı.

NOT: Antlaşmanın hükümdarların ömrü ile sınırlı tutulması Kanuninin ileri görüşlülüğünü yansıtmaktadır.

Sonuç :
--- Akdeniz ticareti yeniden canlandı.Gümrük gelirleri arttı.
--- Alman tehlikesi karşısında Fransa’nın desteği sağlandı.
--- Daha önce Venedik'e verilen imtiyazlar ekonomik nitelikliydi.Fransa’ya bunun yanında dini ve hukuki bazı ayrıcalıklar verilmiştir.
--- Kapitülasyonlar I.Mahmut döneminde sürekli hale getirildi.
--- Kapitülasyonlar önceleri bir bağış niteliğinde idi.Fakat sanayi devrimi ile birlikte Osmanlı ekonomisinin bozulmasına etki eden temel faktörlerden biri haline geldi.
--- Batılıların ,Osmanlı topraklarında yaşayan hristiyanların sorunlarıyla ilgilenmerine ve bu vesileyle Osmanlının iç işlerine karışmalarına zemin hazırladı.



Osmanlı-İran İlişkileri :
Yavuz döneminde Çaldıran zaferi ile Safevi devletine darbe vurulmuş fakat ortadan kaldırılamamıştı.Safeviler öteden beri Anadolu’ya göz dikmiş ve Osmanlı topraklarında yaşayan Şiileri kışkırtıyordu.Şah İsmail ölünce yerine oğlu Tahsmab geçti.
Şah Tahsmab;
--- Şiileri kışkırtmaya devam etti.
--- Macaristan’a elçiler göndererek Şarlken’le ittifak kurmaya çalıştı.
--- Kanuni’nin tahta çıkışını kutlamadı.
--- Osmanlı’nın Bitlis valisi Şeref Han’ın İran’a,İran’ın Azerbaycan valisi Ulama Han’ın ise Osmanlıya sığınması ilişkileri iyice bozdu.
Kanuni İstanbul antlaşmasıyla batıdaki sınırlarını güven altına aldıktan sonra İran üzerine üç sefer yaptı.

a) Irakeyn Seferi (1534): Azerbaycan’a girilerek Hamedan’a kadar ilerlendi.Tebriz ve Bağdat alındı.Basra ticaret yolu denetim altına alındı.İpek yolu üzerindeki Osmanlı hakimiyeti pekişti.Bu sefer sonunda Kanuni “Bağdat Fatihi “ olarak anıldı.

b) İkinci İran Seferi (1548) : Safevi hükümdarı Şah Tahsmab ile kardeşi arasında taht mücadelesi başladı.İran şahının kardeşi Osmanlı devletine sığınmak zorunda kaldı.Kanuni bu sırada Avusturya savaşları ile uğraşıyordu,İran kuvvetleri Tebriz ve Van’ı ele geçirdi.Yeniden İran üzerine sefere çıkmak zorunda kalan Kanuni Doğu Anadolu ve Azerbaycan’ı yeniden Osmanlı hakimiyeti altına aldı.

c) Nahcıvan Seferi (1554) : İran Osmanlı-Avusturya savaşlarını fırsat bilerek yeniden harekete geçti.Muş’a kadar ilerledi.Kanuni İran üzerine üçüncü kez sefere çıkmak zorunda kaldı.Erivan(Revan),Nahcıvan ve Karabağ alındı.Kanuni dönüşte kışı Amasya’da geçirdi.Osmanlının yeniden harekete geçeceğini zanneden şah ,barış teklifinde bulundu.Kanuni Avusturya sorununu çözümlemek istediği için bu teklifi kabul etti.

Amasya Antlaşması(1555):
--- Tebriz,Irak-ı Arab(Bağdat,Musul,Basra) ve Doğu Anadolu Osmanlıda kalacak.
--- Sınır bölgelerinde karşılıklı olarak saldırılar durdurulacak.
--- İlk üç halifeye ve sahabeye dil uzatılmayacak.

Sonuç ve Önemi :
--- İran’la imzalanan ilk resmi antlaşmadır.
--- İran sorunu antlaşmayla bir süre için çözümlendi.
--- Bağdat alınarak Basra körfezine ulaşıldı.Böylece Hint Okyanusu ile bağlantı kuruldu.
NOT: Osmanlı-İran savaşları ,Osmanlının batıdaki ilerleyişini yavaşlatmıştır.Amasya antlaşmasıyla İran sorunu bir süre için çözümlenmişse de ,III.Murat döneminde savaşlar yeniden başlamıştır.

Denizlerde Gelişmeler :
XVI.yüzyılda coğrafi keşiflerin yapılmasıyla Avrupa devletlerinin ekonomik gücü artmaya başlamıştı.Bu nedenle Kanuni siyasi ilişkilerini Avrupa ve Akdeniz ülkeleri üzerine yoğunlaştırdı.Ayrıca coğrafi keşifler sonucunda Portekizlilerin eline geçen Hint deniz yoluna da yeniden egemen olmak ve bölgedeki ticaretten pay almak amacıyla Hint deniz seferlerini düzenledi.

Akdeniz’deki Gelişmeler:
Rodos’un Fethi(1522) : Rodos adası Sen Jan şövalyelerinin elinde korsan yatağı idi.Korsanlar Türklerin Akdeniz ticaretine engel oluyor ve Batı Anadolu kıyılarını tehdit ediyorlardı.Rodos’un fethi ile Mısır ve Suriye’den Anadolu’ya ulaşan deniz yolunun güvenliği sağlanmış olacaktı.Kanuni donanma ile sefere çıkarak adayı şövalyelerden aldı.

Cezayir’in Osmanlılara Katılması (1533): Barbaros kardeşler Mısır seferinden sonra Osmanlı himayesine girmiş,Yavuz’un da yardımlarıyla Cezayir üzerinde hakimiyet kurmuştu.Osmanlı –Avusturya savaşları devam ederken Şarlken Osmanlıyı denizlerde yıpratmak için harekete geçti.Bunun üzerine Kanuni Akdeniz’deki Osmanlı egemenliğini güçlendirmek üzere Barbaros’u İstanbul’a çağırdı.Barbaros’un İstanbul’a gelmesiyle Cezayir doğrudan Osmanlı devletine katıldı.Barbaros Kaptın-ı Derya ‘lığa getirildi.

Preveze Deniz Zaferi(1538) :
Nedenleri:
--- Osmanlı ile Avusturya ve Almanya arasındaki mücadele.
--- Osmanlının Ege’yi kontrol altına alması ve Akdeniz’de üstünlüğünün giderek artması.
--- Korfu adasının Osmanlı donanması tarafından kuşatılması.
Andre Dorya komutasındaki Venedik ,Ceneviz,Papalık,Malta,İspanya ve Portekiz kuvvetlerinden oluşan bir haçlı donanması kuruldu.Temel hedef Osmanlı Devletinin Akdeniz’deki varlığına son vermekti.Preveze önlerinde gerçekleşen savaşta Osmanlı donanması Haçlı donanması karşısında büyük bir zafer kazandı(28 Eylül 1538)
Sonuç:
--- Akdeniz Osmanlı egemenliğine girdi.XVI y.y. sonlarına kadar Akdeniz üstünlüğü Osmanlıda kaldı.
--- Venedik’ten savaş tazminatı alındı.Böylece Osmanlının Akdeniz’deki üstünlüğünü kabul etmiş oldu.
--- Mora ve Dalmaçya kıyılarındaki bazı kaleler Venedik’ten alındı.

Fransa’ya Yardım (1543) :Kanuni Sultan Süleyman kendi siyaseti gereği Avrupa ülkeleri arasında Fransa’yı desteklemekte yarar görüyordu.Fransa’nın Kanuniden tekrar yardım istemesi üzerine Barbaros Hayrettin Paşa Fransa’ya yardım için gönderildi.1543’te Marsilya’ya ulaştı.İspanyolların elindeki Nis kalesini alıp Fransızlara teslim etti.Fransızların gereken desteği vermekte isteksiz davranmaları üzerine İstanbul’a döndü.

Trablusgarp’ın Alınması(1551) : Şarlken Trablusgarb’ı Sen Jan şövalyelerine vermişti.Kaptanı derya Sinan Paşa ve Turgut Reis Trablusgarb’ı şövalyelerden aldı.1553’te de Korsika adası alındı.

Cerbe Deniz Savaşı (1560) : Haçlıların Türkleri Kuzey Afrika’dan atmak ve Turgut Reisin Akdeniz’deki egemenliğine son vermek istemeleri üzerine Turgut Reis ,İspanyolların elinde olan Cebre adasını kuşattı.Andre Dorya komutasındaki haçlı donanmasının Cebre önlerine gelmesi durumu zorlaştırdı.Kaptanı derya Piyale Paşanın yardıma gelmesi sonrasında Haçlılar yenilgiye uğratıldılar.
--- Preveze’den sonra en büyük deniz savaşı kazanıldı.
--- Batı Akdeniz ve Kuzey Afrika’da Osmanlı egemenliği pekişti.

Malta Kuşatması (1565) : Malta Avrupalı devletlerin Kuzey Afrika’daki Müslüman topraklarına saldırmak için kullandıkları bir üs konumundaydı.Malta’da bulunan Sen Jan şövalyeleri Şarlken’in desteğini alarak Osmanlı gemilerine saldırıyorlardı..Cezayir ve Trablusgarb’ın güvenliği için alınması gerekliydi.Ada kuşatıldı .Fakat başarılı olunamadı,kuşatma esnasında Turgut Reis şehit düştü.

Sakız Adası’nın Alınması (1566) : Ege denizindeki Sakız adası Cenevizlilerin elinde bulunuyordu .Vergilerini ödemeyince Kanuni Sultan Süleyman Zigetvar seferine çıkarken ,Kaptanı derya Piyale Paşa’yı Sakız adasının fethi için gönderdi.Ada alındı,böylece Batı Akdeniz ve boğazların güvenliği sağlanmış oldu.

Hint Deniz Seferleri :

Doğu-Batı ticaret yollarının Osmanlı kontrolüne geçmesi üzerine Avrupa devletleri yeni yollar aramaya başladılar.16.yüz yılın başlarında Portekizliler Ümit Burnu’nu geçerek doğrudan Kızıldeniz ve Hint Okyanusu’na ulaştılar.
Portekizliler ,sömürgeler kurarak Müslüman ülkelerin ticaretine engel olmuş,Kızıldeniz yoluyla giden hacılara saldırmış,Hindistan’daki Müslüman devletlerden bir çoğunu işgal etmişti.Gücerat Hanının Osmanlıdan yardım istemesi üzerine seferlere çıkıldı.
Amaç :
--- Baharat yolunun Akdeniz üzerinden işlemesini sağlamak.
--- Kızıldeniz ticaret yoluna hakim olarak, Hint ticaret yolu üzerinde etkinlik kazanmak.
--- Hac yolunun güvenliğini sağlamak.
--- Müslüman tüccarlara verilen zararı önlemek.
--- Müslüman devletlere yardım etmek.
Kanuni döneminde Hindistan’a dört sefer düzenlendi.Bu seferler Hadım Süleyman Paşa(1538),Piri Reis(1551),Murat Reis(1552) ve Seydi Ali Reis(1553) tarafından gerçekleştirildi.
Birinci Hint Deniz seferinde Yemen ve Aden alınarak Sudan ve Habeşistan’ın bir kısmı Osmanlı toprağına katıldı.İkinci seferde Piri Reis Arap yarımadasının güneydoğusundaki Maskat’ı ele geçirdi.Hindistan’a düzenlenen diğer seferler de başarısız olmuştur.
Not: Piri Reis ilk dünya atlası niteliğinde olan “Kitab-ı Bahriye”yi hazırlamıştır.Seydi Ali Reis “Mirat’ül –Memalik” adlı coğrafya eserinin yazarıdır.

Başarısızlığın nedenleri :
--- Hint deniz seferlerinin ekonomik değerinin yeterince anlaşılamaması,batı seferlerinin daha karlı olduğunun düşünülmesi.
--- Osmanlı donanmasının okyanus şartlarına uygun olmaması.
--- Portekiz donanmasının daha güçlü olması.
--- Bölgedeki Müslüman devletlerin gereken desteği vermemesi.
Sonuç :
--- Baharat Yolu ve Hint ticareti elden çıktı.
--- Asya ticareti ümit burnuna kaydı.Akdeniz limanları önemini kaybetti.
--- Arap yarımadası ve Kızıldeniz denetim altına alındı.
--- Sudan sahilleri,Habeşistan’ın bazı kısımları ,Yemen,Umman ve Eritre Osmanlı nüfuzu altına girdi.

Dönemin Genel Özellikleri:
--- Kanuni en uzun süre başta kalan Osmanlı padişahıdır.(46 yıl).
--- Kanuni’nin Hürrem Sultanla evlenmesi,haseki sultanların devlet yönetiminde etkisini arttırdı.
--- Şehzade Mustafa,Cihangir ve Bayezid öldürüldü.Tahtın varisi olarak Şehzade Selim kaldı.
--- Vezir sayısı dörtten yediye çıkarıldı.
--- Kaptan-ı Derya divana üye yapıldı.
--- Bir çok alanda hukuki düzenleme yapıldı.( Bu nedenle I.Süleyman’a “Kanuni” denmektedir.