KÜBİZM (20.YY.BAŞI)

Cezanne’nin bütün cisimleri koniler,silindirler ve küpler şeklinde görme anlayışından gelmiştir.
Kübizme göre doğadaki bütün cisimler geometrik biçimlere göre resmedilir.
Kübizmin en önemli temsilcileri BRAQUE ve PİCASSO’dur.

Kübizm ikiye ayrılır:
1.Figürün tümünü basitleştiren geometrik inşa, SENTETİK KÜBİZM (Bireşimci Dönem)
2.Bir figürün her taraftan görünümünü dikkate alarak yapılan parçalamaya ise analitik kübizm denir.(çözümleme dönemi)
Kübizm mimaride, dekorasyonda ve heykeltıraşlıkta da görülür.

PABLO PİCASSO(1881-1973-İSPANYOL)
Sanat yaşamı üç dönemde incelenir:Mavi Dönem, Pembe Dönem ve bizim tanıdığımız yönüyle Kübizm Dönemi.Kübizm, Picasso’ nun arkadaşı Braque ile çalışmaları sonucu ortaya çıkmıştır.Cisimlerin bütün yönlerinden görünümünü bütün yüzeye yerleştirerek resmetmiştir.Picasso:”Ben cisimleri gördüğüm gibi değil, düşündüğüm gibi çizerim” demiştir.Son yıllarında resmi bırakmış seramik çalışmaları yapmıştır.
Yapıtları:Les Demoiselles d’Avignon,Gernika,Gitar Çalan Adam, Kukuriku.
Diğer Sanatçılar:Braque ,Juan Gris, Fernando Leger.

EXPRESYONİZM (İFADECİLİK)(19.yy sonu 20.yy başı)
Empresyonizm bir tepki olarak ortaya çıkmış olan ekspresyonizmin en önemli temsilcileri Cezanne,Van Gogh ve Gauguin’dir.Bu üç sanatçının tek ortak yanı empresyonizme karşı olmaktır.Resim anlayışları bir birinden çok farklıdır.

PAUL CEZANNE (1839-1906)
Önceleri empresyonistlerle birlikte olan sanatçı, daha sonra anlık görünümlerin (ve ışığın kuvvetle vurgulanmasının) gerçek görünümleri unutturduğu, sanatçıların tablolarına daha az zaman ayırdığı düşüncesini savundu.
Cezanne, Gölge tonlarının gördüğü işi saf renklerle yapmak istemiştir.Bunun ancak üç boyutlu geometrik biçimlerin yani hem renge elverişli yüzeylerin, hem de derilik hacmi veren biçimlerin yardımıyla mümkün olacağını düşünmüştür.Resimlerine, her yönü bir başka ren taşıyan küpler girmeye başladı.Bu yönüyle Cezanne, kübistlere öncülük etmiştir.
YAPITLARI:Natürmortları, Mozora ve Partreler

VİNCENT VAN GOGH (1853-1890-Hollanda)
İzlenimcilerin ışık ve renkle uğraşmasının sanatının duygusunu ifade etme çabasından alıkoyduğu inancındaydı.
Resimlerinde,canlı renkler, hareketli (çizgiler) ve belirgin çizgiler kullanarak huzursuzluk dolu iç dünyasını yansıtmıştır.Cisimleri görmek istediği gibi resmetmiştir.
YAPITLARI:Kesik Kulaklı Adam,Ayçiçekleri,Kendi Odası, Selvili Manzara ve Kendi Portreleri

PAUL GAUGUİN (1848-1903-Fransa)
İçinde bulunduğu sanat ortamının karmaşasından uzaklaşmak için Tahitiye giderek,ilkel toplumların yalın ve iddiasız sanatını yeğlemiştir.Bu yönüyle (Primitivizmin)= ilkelciliğin temsilcisidir.Modele bakarak resim yapmanın bir çıkmaz yol olduğunu, görünüşe bağlı kalmanın resmin kendi renk ve şekil dünyasını bulmaktan alıkoyduğuna inanıyordu.
YAPITLARI:Tahitili Kadınlar,Ayçiçekleri çizen Van Gogh

Diğer Temsilciler ise İsviçreli Hidler ve Norveçli Munch’dur.

EMPRESYONİZM

Heykelde Empresyonizm:

AUGUSTE RODİN (1840-1917)
Michalengelo’nun klasik heykellerini tutkuyla incelenmiştir.
Heykellerinde figürün yavaş yavaş yüze çıkıp biçim aldığı izlenimini vermek için yonttuğu taş parçasını bazen öylece bırakmıştır.Fransa’nın en büyük heykel traşıdır.
YAPITLARI: Düşünen Adam, Tanrının Eli

POİNTİLLİZM (noktacılık)-Neo-Empresyonizm
Empresyonizmin sonunda ortaya çıkmıştır.Bu akımda sanatçılar tablolarını katışıksız renklerin küçük, düzenli değintileriyle bir mozaik gibi boyamıştır.Özellikle Sevrat’nın tablolarında yatay ve dikey hatlardan oluşan geometrik bir düzen vardır.
Pointillizm’de konuların anlaşılması biraz daha zordur.Çünkü tüm kenar çizgiler kalkmış ve biçimler çok renkli noktalardan oluşan yüzeylere parçalanmıştır.
Bu akımın öncüsü Ecorgen Sevrat’dır.(1859-1891)
YAPITLARI:Liman ,Sirk

EMPRESYONİZM(İZLENİMCİLİK)19.yy ikinci yarısı
*Güneş altındaki doğanın sanatçılar üzerinde bıraktığı etki anlık izlenimler konu olarak seçilmiştir. Cisimler olduğu gibi değil, o anda görüldüğü gibi resmedilmiştir.
Empresyonizm şekilci (çizgi ağırlıklı) resme, yapay ışıklı atölye resmine ve koyu renklere (siyah, kahverengi, gri) karşıdır.Güneş ışığındaki renklerle boyanmış, güneş ışığında eriyip dağılmış gibi görünen resimler yapılmıştır.
Öncüsü Fransız ressam Edovard MANET (1832-1883)
YAPITLARI:İyi Bira, Flüt Çalan Çocuk, Kayıkta

CLAUDE MONET (1840-1926)
Bu sanat akımı açılan bir sergide onun bir tablosundan (empresyonizme) olan Mone ışığı ve canlı renkleri belirtmek için boyayı fırça hareketiyle çizgiler ve noktalar şeklinde resmin üzerine yerleştirerek yeni bir etki yaratmak istemiştir.(Farklı renklerin yan yana getirilmesine ve bunun bütün olarak algılanmasına çalışılmıştır.)
YAPITLARI:Rouen Katedrali,Mavi Kayık İstasyon

DEGAS (1834-1917): Anlık görünümlerin hareketlerin, resimlerini yapmıştır.Kadınlarla ilgili resimler en çok işlediği konulardır.
YAPITLARI:Bale,Kahvede Konser,Ütü Yapan Kadınlar

PİSSARRO (1830-1903):Genellikle kent yollarının, bulvarlarının kalabalık görünümlerini resmetmiştir.
YAPITLARI:Montmarte Bulvarı,Paris Bulvarı

RENOİR (1841-1919)
Kalabalık eğlence sahnelerinde karışık renk ve ışık etkisini belirten rsimler yapmıştır.Kıvrak fırça hareketleriyle en çok pembe ,açık mavi ve açık sarı renkleri boyamıştır.
YAPITLARI:Mavi Kurdeleli Kız,Dam…
*Realistler romantiklerden,daha çok seçtikleri konularla ayrılırlar.Resim teknikleri ise aşağı yukarı aynıdır.Ancak empresyonizmde teknik olarak geleneksel resimden bir ayrıcalık vardır.Bu özelliği çağdaş resim sanatına başlangıcı oluşturur.

REALİZM ( 19.yy İkinci Yarısı)
Fransa’da Barbizon sanatçıları olarak bilinen Courbet, Millet ve Daumier’in öncülük ettiği bir sanat akımıdır.
Realist resim sanatında artık romantizmdeki düş ürünü, deniz manzaraları ya da tarihsel tablolar yerine, yaşanabilir gerçeğin tam yansımasını buluruz.
Realist ressamlar salonlarda sergilenen, desteklenen ve ödüllendirilen yerleşmiş resmi, resim sanatına karşı çıkarak, işçilerin, köylülerin yaşantısıyla ilgili resimler yapmışlardır.

Fransa’da realizm:

GUSTAVE GOURBET (1819-1877)
Kendi deyimiyle “yalnızca gerçeği ve gerçekte var olan şeyleri” (canlandırmış) resmetmiştir. Fırça vuruşları çok güçlüdür.Açık-koyu karşıtlığına öncelik vermiştir. 1855’de kendi açtığı sergiye “Le Realisme” yazısını asmıştır. Bu akım adını buradan almıştır.
Yapıtları: Buğday Eleyen Kızlar, Taş Kıranlar, Günaydın Bay Gourbet!

FRANCOİS MİLLET (1814-1875)
Tarlada çalışan erkek ve kadınları çizerek köy yaşamından sahneleri gerçekte oldukları gibi yapmıştır (resmetmiştir).
Yapıtları: Angelus, Başak Toplayan Kadınlar

HONORE DAUMİER (1808-1879)
Karikatür sanatının öncüsü ve en ünlü ustasıdır. Yapıtlarının çoğunluğunda (litografilerinde=taşbaskılarında) alaycı, iğneleyici, bazen de dramatik-politik bir taşlama yer alır.
Yapıtları: Donkişot, Panayır, Tiyatro Sahneleri

İNGİLİZ SANATI ( 18.yy)
İngiliz sanatı belli dönemlerde kendine özgü bir yol izlemiştir. Örneğin gotik üslubu 16.yy sonuna kadar ulusal bir üslup biçimi olarak egemen olmuştur. Bu nedenle Avrupa sanatıyla aynı dönemler aynı zamanlarda görülmez.

18.yy İNGİLİZ RESİM SANATI

HOGART (1697-1764)
Tablolarında işlemiş olduğu konularla halka, erdemin ödüllerini ve kötülüğün sonuçlarını anlatmak istemiştir.Figürlerinde karikatür etkisi görülür.
Yapıtları: Hovardanın Yazgısı

REYNOLDS ( Sir Joshua) 1723-1792
İtalyan rönesansının etkisiyle geleneksi bir yol izlemiştir. Raffaello’nun çizimini, Triano’nun rengini almıştır. Aristokrat ve tarihsel konuları seçmiştir.
Yapıtları: Miss Bowles ve Köpeği

THOMAS GAİNSBOROUGH (1727-1788)
Reynold’un aksine gelenekçi anlayışa karşı olmuştur. Doğal görünümlerin resimlerini ve manzaralar yapmıştır.
Yapıtları: Mavi Oğlan, Miss Hanefield, Kır Manzarası

WİLLİAM TURNER (1775-1851)
Deniz manzaralarıyla ünlü bir sanatçıdır. (Clouck Loren’den etkiler görülür) Turner’in resimlerindeki nesneleri net olarak ayrıntılarıyla seçemeyiz ama varlığını duyumsayabiliriz.
Yapıtları: Fırtına’da Gemi, Temeraire (inatçı)

CONSTABLE, John (1776-1837)
Gainborough’nun resim anlayışını sürdürerek doğanın gerçek görüntülerini yansıtan manzaralar yapmıştır. Kullandığı renk tekniği ve ışık ile emperyonizme öncülük etmiştir.
Yapıtları: Saman Arabası (Manzara)

WILLIAM BLAKE (1757-1827)
Dinsellik dolu iç dünyasını yansıtan hayali, düşsel konuları işlemiştir. Rönesanstan sonra geleneksel ölçütlere bilinçli olarak karşı gelen ilk sanatçıdır.
Yapıtları: Günlerin Atası

ROMANTİZM (1810-1850)
Romantizm İngiltere’de doğmuştur. Edebiyat, müzik ve resimde görülen bir akımdır. Romantizmde ressam gözümüz ve aklımızdan çok hayalimizi doyurmak, bizde korku, hüzün, özlem, sevgi, yurt sevgisi, insanın doğa karşısında duyduğu zayıflık ve yalnızlık, evrenin sonsuzluğu gibi duygular, metafizik kaygular uyandırmak istemiştir. Bu yüzden romantikçiler resim sanatına teknikten çok konu bakımından yenilik getirdiler. ( İngiltere’den W.Blake, Turner ve Constable)

ALMANYA: Hıristiyan ortaçağ Almanya’sının dünyasını yansıtan ve mucize yaratan dinsel konular ile duygulu manzara resimleri dikkati çeker.

Caspar David FRİEDRİCH (....-1840) Doğada Haç

SCHWİND (1804-1871) Sabah Güneşi, Perilerin Dansı

RİHCTER (….-1884) Korku Taşı

RETEL (….-1859) Ölüm Çanı

FRANSA: Heyecanlı, duygulu, efsanevi ve yabancı dünyaların egzotik havası romantik resimin konusu olmuştur. Klassizme karşı bir tavır olarak ortaya çıkmıştır.

DELACROİX (1799-1863)
Genellikle tarihsel konuları canlandırmıştır. Oryentalist konuları da işlemiştir. Klassizmin temsilcileri David’in sağlam çizgi ve desen anlayışına karşı rengi ön plana almıştır.
Yapıtları: Hürriyet, Dantenin Kayığı, Hamlet ve Mezarcı, Cezayirli Kadınlar

İSPANYA: Bu dönemin temsilcisi GOYA (1746-1828)dır. Genellikle ulusal kahramanlık konularını işlemiştir. Soyluların çirkinlikleriyle alay eden resimleri vardır.
Yapıtları: 3 Mayıs, Çıplak ve Giyinik Maya, Savaş Felaketleri

KLASSİSİZM (NEO KLASİSİZM) 1770-1830
Klasisizmde genellikle Fransa’da ( XVI.Lui zamanında) etkili olmuştur.

KLASSİSİZM: Barok ve rokokoya karşı antik çağın (Yunan, Roma ve Rönesans dönemi) şekillerinin yeniden yorumlanmasıyla ortaya çıkmış sade fakat soğuk bir üsluptur.Bu üslubun ortaya çıkmasında;
1-Barok ve rokokoya duyulan tepki,
2-İtalya’nın Pompei antik kentinde yapılan arkeolojik kazılar ve buradan çıkarılan eserler
3-Alman (sanat tarihçi, bilimadamı) Winckelmann’ın 1764’de yayınladığı 8 ciltlik sanat tarihi kitabıyla antik eserlere uyandırılan ilgi
etkili olmuşlardır.
Mimaride Örnekleri:
Fransa (Paris) da Korink tapınak düzeniyle yapılan Madlen kilisesi
Etual Zafer Kemeri

Resim:

Klasisizm dönemi Fransız ressamı

JACQUES LOUİS DAVİD (1748-1825)
Yapıtlarında açıklık, antik konular, çizgiye dayanan formlar (biçimler) ve soğuk renkler görülür.
Önemli Yapıtları: “Horas Kardeşlerin Yemini”, “Mara’nın Öldürülmesi”

Heykel: Bu dönemde en çok beyaz soğuk etkide cilalanmış heykeller sevilmeye başlanmıştır.

Önemli sanatçılar ve yapıtları:

İtalyan -Canova=

Danimarkalı –Torvaldsen= Helse(ölümün gençlik tanrısı)

Alman –Schadow= Berlin (Brandenburg) Kapısında Viktorya heykeli

FRANSA’DA BAROK RESİM SANATI

PUSSEN, Nicolas( 1594-1665)
Klasik heykellerin ölçülerine tutkulu bir ressamdır.Manzaralarında kullandığı figürlerde bu etkiyi görmek mümkündür. Manzaralarında serbest bir kompozisyon kullanmıştır.
Yapıtları: “Et in Arcadia Ego”( Ben yani ölüm çobanların düşler ülkesi Arkadia’da bile varım)

CLAUDE LORRAİN (Klod Loren)1600-1682
Güneşin doğuşunu ya da batışını gösteren Liman (deniz) manzaralarıyla ünlüdür. Konularını mitolojik ve tarihsel olaylardan seçmiştir.
Yapıtları: Liman manzarası, Apollona Kurban Adayış

ROKOKO
Baroğun son dönemi (15.Luis dönemi) Rokoko olarak adlandırılır. Daha çok mimari dekorasyonda görülür.

WATTEAU (1684-1721)
Yapıtlarında 18.yy Fransa soylularının Rokoko adı verilen beğenisini yansıtmıştır. Watteau da ince nezaket görüntüleriyle sanatseverlerin hayal dağarcığını zenginleştirmiştir.

ROKOKO: Resim ve mimari dekorasyonda Barok’un son devresine verilen addır. Zarif (renkler) ve incelmiş süslemeler modasıdır.

Yapıtları: Freunz Tiyatrosunda Aşk,Gielles (Jil) “Palyaço”

•İngiliz Barok sanatıyla devam edilecek
•Fransız Barok mimarisinin en önemli yapıtı VERSAY SARAYI’dır. (14.Lui zamanında yapılmıştır.) ( Mimarı Mansar’dır.)

NİZAMİ ÇUBUK Hoca'ya teşekkür ederiz...