1. #1
    ziberkan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    29.Ağustos.2007
    Yaş
    46
    Mesajlar
    2,462


    Fetihler:
    1. Ankara'nın Fethi


    Osmanlı Devleti'nin bu suretle yükselişi, şan ve şevketi Karmanoğlu'nun hasedini tahrik etmiştir. Saltanat değişimini fırsat bilen Karamanoğlu, Ankara civarında yaşayan Ahi Türkmenler'i Osmanlı aleyhine ayaklandırarark bazı toprakları istila ettirdi. Fakat daha sonra savlet ve yücelik padişahından korkarak Ankara Kalesi'ni Hüdavendigar Gazi'ye teslim etti. 1361 Bu şehir daha sonraları Anadolu Beylerbeyi'ne merkez oldu.

    Rumeli'nin Fethi

    Padişah hazretlerinin nazar-ı dikkatleri en çok Rumeli tarafına yönelik olduğundan (1361) senesinde askeri hazırlıklar yaptı.

    Bugün Rumeli diye isimlendirilen Balkan Yarımadası, o vakitler kısmen Bizans hükümetine tabi olup, ekser yerlerde Bulgar, Boşnak, Sırp ve Arnavutluk milletleri müstakil olarak yaşamaktaydı. Kayser'in hükmü altında Marmara, Adalar Denizi ve Balkan dağları ortasında bulunan Trakya bulunuyordu. Selanik, Teselya, Atina ve Mora'da Rum prenslerine tabi idi. Bulgarlar, Hicretin 1'nci asrında Dobruca Ovası'na ve Balkanlar'ın kuzeyine geçmişler, Sırp ve Boşnaklar ise bundan bir asır sonra kuzeyden saldırı ile Tuna'yı aşmışlar ve yeni yerlerde mekan ve vatan tutmuşlardı. Arnavutlar da memleketin eski yerleşiği olup bir takım beyliklere ayrılmışlardı.

    Orhan Gazi'nin yarıdımıyla Kayser tahtına ortak olan kayınpederi Kantekuzenos ölmüş, Yuannis Paleologos imparatorluk tahtında yanlız kalmıştı. Bu sebeple Rum Devleti'ne sefer düzenlemiş, Hüdavendigar Gazi, Çorlu, Misilli ve Lüleburgaz'ı Hacı İlbey, Dimetoka'yı feth etmişlerdir. Edirne üzerine sevk edilen Rumeli Beylerbeyi Lala Şahin Bey, Sazlıdere denilen yerde Rum askerini tar u mar ederek Edirne'nn önlerine kadar gelebilmiştir. Arkadan padişah hazretleri buraya gelince Edirne itaat edip Osmanlı topraklarına katıldı. (1361) Edirne, Rum Devleti'nin Avrupa'da ikinci büyük şehri idi. Bu sebeple fetih İslam memleketlerine müjdelendi. Cevaben tebrikler geldi. Diğer taraftan Evrenos Bey Gümilcine taraflarını fethederek Vardar yönüne doğru ilerlemekteydi.

    Edirne'nin fethinde ganimet elde edilmiş olup Mevlana Kara Rüstem'in ihtarı ve Kazasker Çandarlı Kara Halil'in fetvasıyla ganimetin beşte birinin devlet hazinesine bırakılması usulü getirildi.

    Tımar usulü Rumel'ne de teşmil edilerek devlet dairesi büyütüldü. Osmanlı Devleti şan vermeye başladı.

    Hüdavendigar Gazi Hazretleri, Rumeli'nin muhafazasını Lala Şahin Paşa'ya tevdi etti. Evrenos Bey'in hizmetlerinden memnun olduğundan fethettiği yerlerde sancak itibariyle istediği kadar araziyi vakfetmek üzere uhdesine veren padişah Bursa'ya geri döndü.

    Lala Şahin paşa, 1363-1364 senesinde Filibe'yi zabtedmiş, gerek padişah'ın gerekse de Evrenos Bey'in teşvikiyle Osmanlı sınırını Balkan silsilesine dayandırmıştı. Artık, Lala Şahin Paşa, bu dağların ötesinde yaşayan Hristiyan halkın dehşetli korkusuydu.

    Sırpsındığı Savaşı

    Papanın tevikiyle İslam ahalisni Rumeliden çıkartmak maksadıyla Sırp, Macar, Eflak ve Boğdan ittifak etmiş, 50-60 bin kişilik bir Ehl-i Salib ordusu kurulmuştu. Ordu, Osmanlı sınırına doğru ilerler. Bu büyük saldırı karşısında telaşlanan Lala Şahin Paşa, padişaha haber göndermiş, o da Burs'dan hareketle Biga sahillerine gelmişti. Gazi Hüdevendigar düşmanın durumunu öğrenmesi için Hacı İlbey'i Bigadan onbin askerle gönderdi. Hacı İlbey, Edirne yakınlarında olan ve hala Sırpsın, dığı denilen yere geldiğinde Ehl-i Salip ordusu ile karşılaştı. Düşman ordusuunun gaflet içinde olduğu anlaşılanca Allah'ın yüce yardımıyla bir baskın düznlemiş ve düşman ordusu tar u mar edilmiştir. Bu haber Gazi Hüdevendigara ulaşınca Rumeli'ne geçmekten vazgeçilmiş,Bigadan Bursaya geri dönülmüştür. Ancak Lala Şahin Paşa ilk başta hadiseyi büyük görmüş iken Hacı İlbey'in bu şekildeki başarısı onda hased ve garez doğurmuş olup, Hacı İlbey'i zehirletip öldürttüğü rivayet edilmektedir.
    Hüdevendigar Gazi Hazretleri, H768 M1366-67 senesinde tekrar Rumeline geçmiş ve Edirne'de yapılmakta olan saray tamamlandığından burası başşehir ialan edilmiştir.Ayrıca bir takım hayır binaları yapılmıştır.

    Yanbolu, Vize ve Samaku tarafları H777 senesine kadar fethedildi. Evranos Bey kılıç kuvvetiyle Kavala, Drama ve Siroz taraflarını ve Sirbistan'ın Niş Kalesini aldı. Bundan başka Sırp Krlaı Köstendil, Niğbolu ve Silistre hakimleri Osmanlı Devletine senelik vergi vermeye mecbur kaldı.

    Bundan sonra Filibe Sancağı has olarak Lala Şahin Paş'ya , Rumeli Beylerbeyliğ de Timurtaş paşaya tecdi edildi.
    Manastır, Pirlepe ve Karlıeli Lala Şahin Paşanın himmetiyle ve sonradan da Sofya şehri Balaban Bey tarafıdan Osmanlı topraklarına katıldı. Bosna ve Hersek Osmanlı askerinin ayakları altında ezildi. Sırp Kralı vergiden başka, belli sayıda askeri Osmanlı ordusuna vermek zorunda kaldı.

    Kütahya'nın Osmanlıların Eline Geçmesi

    Sultan Murat Han Hazretleri H:783 senesinde büyük şehzade Yıldırım Beyazid'i Germiyan Beyi'nin kızı Devletşah Hatun ile evlendirince Kütahya ve altı kazası çeyiz olarak Osmanlı Devletine geçti. Yine aynı tarihte Hamidilinin Beyşehir, Seydişehir, İsparta, Yalvaç ve Karaağaç şehirleri Hüsnü Beyden kayıtsız şartsız satın alınarak yani satmak zorunda Osmanlı iradesine alınması mecburi idi.

    Karaman hakimleri öteden beri kendilerini Selçuklu Devletinin varisi olarak kabul ettiklerinden Osmanlı'nın bu derece büyümesini tabi olarak çekemezlerdi. Karamanoğlu Ali Bey(Alaaddin) Murad Han'ın yardım ve iltifatıan nail olmuşken nankörlük yaparak onun Rumeli'nde bulunmasını fırsat bilmiş ve Osmanlıya harp ilan etmişti. Padişah hızla Anadolu'ya geçmiş ve meşhur Konya Muahrebesinde H:789-1387 Karamanoğullular hezimete uğrayarak mahvolmuşlardır. Şehzade Beyazid Han "Yıldırım" lakabını ve Rumeli Beylerbeyi Timurtaş Paşa vezirlik mansıbını bu savaşta kaznmışlardır. Karamanoğlu sultan tarafından affedildi.
    Allah'ım, huşu duymaz bir kalpten, dinlenmeyen bir duadan, doymak bilmeyen bir nefisten, faydası olmayan bir ilimden sana sığınırım.
    Linklerde Sorun varsa Lütfen Bildiriniz.(Konu İsmi Veriniz)

  2. #2
    ziberkan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    29.Ağustos.2007
    Yaş
    46
    Mesajlar
    2,462

    Kosava Savaşı ve Bulgaristanın Fethi

    Karamanoğlu meselesinde onlarla gizli ittifak içerisinde bulunan Bosna, Osmanlı Devletine karşı taşkınlık ve düşmannlık içerisinde bulunduğundan Rumeli Beylerbeyi Timurtaş 20 bin askerle Bosnaya girmiş ve burasını yağmalamaya başlamıştır. Onlar bu yağma ile meşgul iken ani bir baskına uğramışlar ve bunun neticesinde tamamen mağlup olup 15 bin kadar askeri de şehit vermişlerdir. Bu hezimet üzerien daha önce vergiye bağlanmış olan Hristiyan devletler isyan ederek ittifak kurmuşlardır.
    Konya muharebesinde bir anlaşma gereği Osmanlı ordusunda bulunan bir miktar Sırp askeri ahaliye kötü davranmalarınan ötürü siyasetle tedip edilmişlerdir. Bundan dolayı küskün olan Sırp Kralı Lazari bu ittifaka girmiştir.

    Bu büyük ittifak haberi padişaha ulaşınca Çandarlızade Ali Paşa kafi miktarda askerle Rumeline gönderildi. Onun arkasından, Gazi Hüdevendigar Çanakkale Boğazında geçti. Ali Paşa, Pravdi, Şumru, Tırnova, Nüğbolu ve Silistre kaleleri fethedilip, ahdine vefaszılık gösteren Bulgar Kralı Sasmanos'ı tedip edip ve Bulgaristanı etkisiz bıraktıktan sonra sonra Kosavaya hareket etmekte olan padişaha katıldı.

    Sırp Kralı Lazari, Sırp, Macar, Ulah, Boşnak ve diğerlerinden 100 bin kadar asker toplayıp Osmanlı ordusuna rakip oldu. Kosovada H:791-1389 senesinde tarihin en şidddetli muharebelrinden biri gerçekleşti. Düşman sayıca çokluğuna ve araziye güvendiğinden çok mağrur idi. Ancak muharebe başladığında Şehzade Yıldırım Beyazidin kılıç kullanmadaki mahareti ve cesareti düşman alaylarını dağıtmıştır. Neticede Lazari ölmüş askeri tam manasıyla mağlup edilmiştir.

    I. Murat Hüdavendigarın Şehadeti

    Kosova savaşı tam bir zaferle sonuçlandıktan sonra cennetmekan padişah hazretleri savaş meydanını dolaşırken yaralı Sırp askerlerinden Miloş Kabiloviç müslüman olmak istediği için huzura çıkarıldı. Ayak öpmek için eğildiğinde eteği altındaki hançer ile Sultan Murtat'ı şehit etti. Allah rahmet eylesin

    Padişahlarımız hayatlarını vererek devleti ihya etmeişlerdir. Devletimizin her avuç toprağı onların mühim çabaları ile kazanılmıştır. Şehit Hüdevendigar Hazretleri kendi döneminde 37 savaşı da kazanarak Osmanlı topraklarını Tuan Nehrine ve Bosna sınırına kadar ulaştırmıştır. Osmanlı bayrağının şimdiki renkleri ve hakanlık tuğrası onun zamanında kabul edilmiştir.
    Allah'ım, huşu duymaz bir kalpten, dinlenmeyen bir duadan, doymak bilmeyen bir nefisten, faydası olmayan bir ilimden sana sığınırım.
    Linklerde Sorun varsa Lütfen Bildiriniz.(Konu İsmi Veriniz)

Benzer Konular

  1. I. Murat Hüdavendigarın Şehadeti(A. Şeref Efendi'den)
    Konu Sahibi ziberkan Forum Çöp Kutusuu
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 14.Ocak.2009, 00:29
  2. Sırpsındığı Savaşı(A. Şeref Efendi'den)
    Konu Sahibi ziberkan Forum Çöp Kutusuu
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 13.Ocak.2009, 23:52
  3. Orhan Bey (A. Şeref Efendi'den)
    Konu Sahibi ziberkan Forum Beylikten Devlete Araştırmalar
    Cevap: 1
    Son Mesaj : 09.Mart.2008, 19:48
  4. Osman Bey Dönemi (A.Şeref Efendi'den)
    Konu Sahibi ziberkan Forum Beylikten Devlete Araştırmalar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 08.Mart.2008, 00:09
  5. Osmanlıların Beylik Öncesi Durumu (A.Şeref Efendi'den)
    Konu Sahibi ziberkan Forum Beylikten Devlete Araştırmalar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 07.Mart.2008, 23:43

Bu Konu için Etiketler

Giriş