1. #1
    raltar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.Ağustos.2007
    Yaş
    53
    Mesajlar
    734


    XVIII. Yüzyılda Osmanlı Devleti

    Osmanlı Devleti Avrupa devletleri ile imzaladığı Karlofça ve İstanbul antlaşmaları ile önemli miktarda toprak kaybına uğrayınca devletin Avrupa’daki itibarı sarsıldı.XVIII.yüzyıl başlarında Osmanlı Devleti kaybettiği toprakları geri almak için Avusturya,Venedik ve İran ile savaştı.Osmanlı Devleti bu politika doğrultusunda yaptığı savaşlarda istenen amaca ulaşamadı.hatta yeni topraklarda kaybetti.

    III. Ahmet Döneminin Siyasal Olayları :

    III.Ahmet Edirne Olayı sonucunda tahttan indirilen II.Mustafa’nın yerine padişah oldu.İktidarının ilk dönemlerinde kendisini tahta çıkaran isyancıların istekleri doğrultusunda hareket etmek zorunda kaldı.Fakat zamanla durumunu güçlendirerek yönetimi kontrol altına aldı.

    Osmanlı-Rus Savaşı (1711) :
    Nedenleri:
    a) Rusya açısından : Rus Çarı I.(deli) Petro ordu,donanma ve yönetim alanlarında çeşitli yenilikler yaptı;Avrupa devletleriyle ilişkilerini geliştirdi.,kısa sürede Rusya’yı güçlü bir devlet haline getirdi.Bazı politikalar belirleyerek ulaşmaya çalıştı.
     Karadeniz’de etkinliğini arttırmak
     Kırım ve çevresini ele geçirmek
     Kafkasları denetim altına almak
     Lehistan’ı egemenliği altına almak
     Balkanlardaki Ortodoksları himayesine almak
    b) Osmanlı açısından :
     Rusya’nın yayılma politikasının büyük bir tehlike haline gelmesi
     İstanbul anlaşması ile kaybedilen yerlerin geri alınmak istenmesi
     Kırım ve Lehistan halklarının Osmanlıdan yardım istemesi
     Osmanlıya sığınan İsveç Kralı XII:Şarl’ın ,Osmanlı Devletini Rusya’ya karşı kışkırtması
     Rus ordularının Osmanlı topraklarına girmesi.
    Rusya İstanbul antlaşmasıyla Azak kalesini almış ve Karadeniz’e ilk adımını atmıştı.Şimdi sıra Batlık Denizi istikametinde ilerlemekteydi.Bu nedenli İsveç’le karşı karşıya kaldı.1709 Poltova savaşında Ruslara yenilen İsveç kralı Osmanlı devletine sığınmak zorunda kaldı.İsveç kralını takip eden Ruslar Osmanlı topraklarına saldırdılar.Kırım Hanının da Rusların Osmanlı açısından büyük bir tehlike haline geldiğini bildirmesi üzerine III.Ahmet Rusya’ya savaş açtı.
    Sadrazam Baltacı Mehmet Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Rusları Prut nehri kıyısında kuşattı.Rus ordusunu imha etme şansı yakalandı.Fakat yeniçerilerin isteksizliği yüzünden bu elverişli durumdan gereğince yararlanılamadı.Rusların barış önerisi üzerine taraflar arasında Prut Antlaşması yapıldı(1711).
    Antlaşmaya göre : Azak kalesi Osmanlıya geri verilecek
     Rusya Lehistan’ın iç işlerine karışmayacak
     Rusya İstanbul’da elçi bulunduramayacak
     Osmanlı esirleri geri verilecek
     Petro ve ordusu serbest bırakılacak
     İsveç kralı ülkesine serbestçe dönebilecek
    Sonuç:
     İstanbul antlaşması iptal edildi.Azak kalesi geri alındı.Toprak kazanmaya yönelik politikanın ilk adımı olumlu bir sonuç verdi.
     Büyük bir devletin yenilebileceği görüldü.Kaybedilen toprakların kurtarılması ümidi arttı.Halkın ve ordunun morali düzeldi.
     Askeri üstünlüğe karşın ,yeterli düzeyde olumlu bir sonuç alınamadı.Sonuç olarak kazançlı,fakat elde edilen başarıya oranla yetersiz bir barış yapıldı.
     Azak kalesi geri alındığı için Rusya Karadeniz’e ulaşma imkanını ve don Nehri üzerindeki ticari avantajlarını kaybetti.

    Osmanlı – Venedik ve Avusturya Savaşları ( 1715- 1718) :
    Nedenleri:
     Osmanlının Karlofça Antlaşması ile kaybettiği Mora ve Dalmaçya kıyılarını alma isteği
     Venediklilerin Akdeniz’deki Osmanlı gemilerine saldırmaları ve Karadağ’da isyan çıkarmaları
     Venedik baskısına uğrayan Mora halkının Osmanlıdan yardın istemesi
     Rusya’nın Prut’ta yenilmesinin ve Avusturya’nın Avrupa’daki Veraset Savaşlarından yorgun çıkmış olmasının Osmanlı’ya vermiş olduğu cesaret.
    Mora Yarımadasını geri almak isteyen Osmanlı Devleti 1715’te Venedik’e savaş açtı.Osmanlı donanması kısa sürede Mora’yı ele geçirdi.Osmanlının Mora’daki başarıları Avusturya’yı rahatsız etti.Karlofça’daki garantörlük vasfını kullanarak Osmanlının aldığı yerleri boşaltmasını istedi.İstekleri kabul edilmeyince savaş açtı.Avusturya’nın savaşa katılmasıyla birlikte ,Silahtar Ali Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Petervaradin’de yenildi.Temeşvar kalesi,Banat yaylası ve Belgrat elden çıkınca Nevşehirli Damat İbrahim Paşa barış istedi.İngiltere ve Hollanda’nın arabuluculuğuyla barış yapıldı.
    Pasorofça Antlaşması (1718) :
     Mora Yarımadası Osmanlıda kaldı.
     Kuzey Sırbistan,Belgrat,Banat ve Eflak’ın batısı Avusturya’ya verildi.
     Dalmaçya ve Arnavutluk kıyıları Venedik’e bırakıldı.
    Sonuç :
     Toprak kazanma isteği toprak kaybıyla sonuçlandı.
     Karlofça Antlaşmasıyla kaybedilen Mora alındı;fakat Balkanlarda Belgrat gibi önemli bir kale kaybedildi.
     Balkanlarda güç dengesi değişti.Orta Avrupa’daki Osmanlı varlığı tehlikeye düştü.Belgrat’ın elden çıkmasıyla Avusturya’ya Balkanların yolu açıldı.
     Batıda savunma durumuna geçildi.Karlofça’dan sonraki barış süreci kesinlik kazandı.Barış süreci 20 yıl kadar sürdü.
     Avrupa devletlerinin yenilemeyeceği anlaşıldı.Osmanlı aydınının batıya bakışı değişti.Batının askeri ve teknik üstünlüğü kabul edilerek ilk batılılaşma hareketi başlatıldı.Lale Devri yenilikleri başladı.

    Osmanlı – İran Savaşları (1722 – 1746 ) :
    Nedenleri :
     İran’da iç karışıklıkların çıkması.Sünni-Şii çatışmasının başlaması.Sünnilerin Osmanlıdan yardım istemesi.
     Rusya’nın Kafkasya’yı işgal ederek İran’ın iç işlerine karışması.
     Batı’daki toprak kayıplarının Doğudan telafi edilmek istenmesi.
    Rusya ,İran’daki iç karışıklıklardan faydalanmak üzere İran topraklarına girince Osmanlı Devleti de İran sorununa el attı.Taraflar Kafkaslarda karşı karşıya geldiler.Batılı devletlerin aracılığı ile sorun çözümlendi.Rusya ile Osmanlı devleti arasında 1724’te İstanbul Antlaşması yapıldı.Buna göre:
     Osmanlı ,Azerbaycan ve batı İran’ı alacak,
     Rusya Hazar kıyılarını alacaktı.
    İran iki devlet arasında yapılan bu antlaşmayı ve paylaşımı kabul etmedi.Osmanlı Devleti tarafından alınan topraklarını geri almak üzere savaş açtı.

    Patrona Halil İsyanı ( 1730 ) :
    Nedenleri :
     Lale Devrindeki zevk ve eğlence hayatının toplumun tepkisini çekmesi
     Islahatlarla batılılaşma sürecinin başlaması
     Savaşların yenilgi ve toprak kayıplarıyla sonuçlanması
     Devlet giderlerinin ağır vergiler konularak karşılanmaya çalışılması.
     İşsizlik sorunun artması ve genel ekonomik çöküntünün büyümesi.
    İran savaşlarının uzaması,yöneticilerin vakitlerini eğlence ile geçirmeleri ve sorunları çözmede yetersiz kalmaları üzerine Patrona Halil önderliğinde bir isyan çıkmasına neden oldu.İsyancıların isteğine uyularak Sadrazam ve bazı devlet adamları görevlerinden alındılar.İsyancılar bununla yetinmeyerek padişah III.Ahmet’i tahtan indirip yerine I. Mahmut’u padişah yaptılar.


    Başlıgıg yükündürtümüz,tizligig sökürtümüz / Başlıya başeğdirdik,dizliye diz çöktürdük.

  2. #2
    raltar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.Ağustos.2007
    Yaş
    53
    Mesajlar
    734

    I. MAHMUT DÖNEMİ (1730 – 1754)

    I.Mahmut’un hükümdarlığının ilk yılları İstanbul ve ülkenin büyük bir bölümünde görülen isyanları bastırmakla geçti.Patrona Halil ve adamlarını öldürterek iktidarını sağlamlaştırdı(1731).

    Osmanlı –İran Savaşları :
    1731’de İran üzerine bir sefer yapıldı.Osmanlı kuvvetleri Tebriz ve Hemedan’ı geri aldı.Ancak II.Tahmasb’ın barış istemesi üzerine Ahmet paşa Antlaşması imzalandı(1732).Antlaşmaya göre:

    • Osmanlı Kafkasya’yı alacak
    • İran Azerbaycan ve batısındaki toprakları alacaktı.

    Bu antlaşma her iki tarafı da memnun etmedi.İran da Nadir Şah tahta küçük yaştaki III.Abbas’ı getirdi.Savaşlar yeniden başladı(1733).Osmanlı Devletinin Ruslarla savaş halinde olması İran ile İstanbul antlaşmasının yapılmasına yol açtı(1736).Bu antlaşma ile Ahmet Paşa antlaşmasının koşulları geçerli sayıldı.
    Nadir Han’ın İran’da yönetimi ele geçirmesinden sonra 1743’te savaşlar yeniden başladı.1746’da imzalanan Kerden Antlaşmasına kadar devam etti.Kerden Antlaşmasıyla 1639 Kasr-ı Şirin antlaşması esas alınarak barış yapıldı.
    Not : Kerden Antlaşması Osmanlı-İran savaşlarına son verdi ve taraflar arasında barış dönemi başladı.

    Osmanlı – Rus ve Avusturya Savaşları (1736-1739):Nedenleri :

    a) Rusya’nın takip ettiği politika ;
    • Kırım ve Karadeniz üzerindeki emelleri,
    • Lehistan’ı kendi denetimine almak istemesi,
    • İran savaşları sırasında Kırım’ın Osmanlıya yardım etmesini engellemesi,
    • Kırım ve Azak’ı işgal etmesi,
    • Ortodoks ve Slavları kendi himayesine almak istemesi.
    b) Avusturya’nın Sırbistan,Bosna ve Hersek üzerindeki emelleri
    c) Osmanlının Pasorofça Antlaşması ile kaybettiği yerleri geri almak istemesi.
    Osmanlı-İran savaşları devam ederken Kırım kuvvetleri Osmanlı ordusuna yardım etmek isteyince Ruslar buna engel olarak Kırım ve Azak’ı işgale başladılar.Osmanlı bu olay üzerine Rusya’ya savaş ilan etti.Avusturya barış için Osmanlıya yardımcı olacağını bildirerek Osmanlıyı oyaladı.Hazırlıklarını tamamladıktan sonra Rusya’nın yanında savaşa girdi.Rus ordusu yenilerek Kırım’dan çıkarıldı.Avusturya ordusu da Belgrat önünde yenilgiye uğratıldı.Belgrat ve Semendire geri alındı.
    Not: Bu başarının kazanılmasında Humbaracı ocağında yapılan ıslahatlar , hazırlanan savaş planı ve Avusturya’nın Lehistan’daki veraset savaşlarından dolayı güçsüz düşmüş olması etkili oldu.
    Fransa’nın arabuluculuğuyla ,Rusya ve Avusturya ile Belgrat Antlaşmaları imzalandı(1739).

    Avusturya ile ;
    • Avusturya ,Pasorofça antlaşması ile aldığı Belgrat,Küçük Eflak ve Kuzey Sırbistan’ı geri verdi.
    • Taraflar arasındaki antlaşma 27 yıl süreli olacaktı.
    Rusya ile ;
    • Ruslar savaş sırasında işgal ettiği Kırım ve Eflak’ı boşalttılar,
    • Azak kalesi yıkılmak suretiyle Ruslara bırakıldı
    • Rusya Karadeniz’de savaş ve ticaret gemisi bulundurmayacak,ticaret Osmanlı gemileriyle yapılacaktı,
    • Rus Çarı protokol bakımından Avusturya ve Fransa kralına denk sayılacaktı.
    Önemi ve Sonuçları:
    • Gerileme sürecine girilmesine rağmen batılı devletlerle mücadele edilebileceği kanıtlandı.
    • Pasorofça ile kaybedilen Belgrat geri alınarak Avusturya’nın Balkanlarda yayılması zorlaştı.
    • Osmanlı Karadeniz’deki üstünlüğünü son kez batılılara kabul ettirdi; üstünlük korundu.
    • Gerileme döneminin en kazançlı anlaşması imzalandı.Osmanlı Devleti kaybettiği yerlerin bir kısmını alarak son kez toprak kazandı.
    • Rusya’nın Karadeniz üzerindeki emelleri bir süreliğine engellendi.
    • Anlaşmadan sonra Osmanlı ,Avusturya-Rusya ittifakına karşı İsveç’le yakınlaşma gereği duydu.
    • Uzun süren bir barış dönemine girildi.Böylece İran sorunu çözümlendi.
    Not : Anlaşma sürecinde Osmanlı tarafını tutan Fransa bunun karşılığında 1740’da kapitülasyonların sürekli hale getirilmesini sağladı.

    Osmanlı – Fransa İlişkileri :Osmanlı ile Fransa arasındaki karşılıklı çıkarlara dayanan ilişkiler ilk kez Kanuni döneminde başlamıştı.XVIII.yüzyılda bu ilişkiler 1729’da Humbaracı Ahmet Paşa’nın (Kont dö Bonneval) Osmanlı hizmetine girip ,orduda başlattığı ıslahatlarla daha da gelişmiştir.Ahmet paşa Humbaracı Ocağını kurdu.Belgrat antlaşmasında arabulucu olarak gönderilen ve daha sonra geri dönmeyerek Osmanlı ülkesinde kalan Baron de Tott Osmanlı ordusundaki ıslahatlara devam etti.Belgrat antlaşmasındaki gayretlerinden dolayı Fransa’nın Sahip olduğu imtiyazlar 1740’da sürekli hale getirildi.Ayrıca Kudüs’teki kutsal yerlerin yönetimi Katolik Fransa’ya bırakıldı.İki ülke arasındaki ilişkiler Fransa’nın Mısır’ı işgaline kadar sürdü(1798).

    III.OSMAN DÖNEMİ (1754 – 1757 ) I.Mahmut’un 1754’te ölümü üzerine Osmanlı tahtına III:Osman geçti.III.Osman devri siyasal anlamda savaşsız ve sorunsuz geçmiştir.1757’de vefat etti.

    Başlıgıg yükündürtümüz,tizligig sökürtümüz / Başlıya başeğdirdik,dizliye diz çöktürdük.

  3. #3
    raltar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.Ağustos.2007
    Yaş
    53
    Mesajlar
    734

    III.MUSTAFA DÖNEMİ (1757 – 1774 )

    1757’DE III.Osman’ın ölümü üzerine III.Ahmet’in oğlu III.Mustafa Osmanlı tahtına geçti.III:Mustafa ve Sadrazam Koca Ragıp Paşa barışçı bir dış politika izlediler.Ragıp Paşa’nın görevden alınması büyük felaketlere neden oldu.

    Osmanlı-Rus Savaşı (1768-1774) :

    Nedenleri :

    • Rusya’nın Kırım,Kafkasya,Balkanlar,Karadeniz ve Akdeniz üzerindeki emelleri.
    • Rusya’nın Lehistan’ın içişlerine karışması üzenine çıkan Leh isyanında,Lehistan halkının Osmanlıdan yardım istemesi ve Osmanlıya sığınması.
    • İsyancıları kovalayan Rus ordularının Türk kasabalarını da yakıp halkı katletmeleri.

    Leh isyancıları kovalayan Rus birliklerinin Osmanlı topraklarına girmesi üzerine Osmanlı Devleti Fransa’nın teşvikiyle Rusya’ya savaş ilan etti.Askeri açıdan zayıf olan Osmanlı Ordusu Kartal Meydan Savaşında Ruslara yenildi.Fransa ile savaş halinde olan İngiltere ,Osmanlı –Fransız yakınlaşmasından dolayı Rusya’yı destekledi.İngilizlerin yardımı ile İlk kez Akdeniz’e giren bir Rus donanması Mora’da isyan çıkardı.Mora isyanın bastırılması üzerine 1770’Çeşme limanında demirli bulunan Osmanlı donanması Ruslar tarafından yakıldı.Denizlerdeki bu gelişmeler devam ederken Ruslar Kırım’ı işgal ettiler.Bu gelişmeler Avusturya’yı telaşlandırdı ve Osmanlı ile yakınlaştı.Fakat Prusya ve Rusya devreye girerek bu yakınlaşmayı bozdular.Ruslar Silistre ve Rusçuk’u işgal ettiler.Bu gelişmeler yaşanırken III.Mustafa öldü ve yerine I.Abdülhamit tahta geçti.
    Başlıgıg yükündürtümüz,tizligig sökürtümüz / Başlıya başeğdirdik,dizliye diz çöktürdük.

  4. #4
    raltar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.Ağustos.2007
    Yaş
    53
    Mesajlar
    734

    I.ABDÜLHAMİT DÖNEMİ (1774 – 1789 )
    I.Abdülhamit tahta çıktığında Osmanlı-Rus savaşı devam ediyordu.Rus saldırıları karşısında başarılı olamayan Osmanlı Devleti Rusya’ya barış teklif etti.İki devlet arasında Küçük Kaynarca Antlaşması imzalandı (1774).
    Antlaşmaya Göre :

    • Dini bakımdan Osmanlıya bağlı kalması koşuluyla Kırım’a bağımsızlık verildi.
    • Rusya,Kabartay,Kılburun,Kerç ve Yenikale’yi alarak Karadeniz’in kuzeyini ele geçirdi.
    • Rusya işgal ettiği Besarabya,Eflak,Boğdan Gürcistan ve Ege Adalarını boşalttı.
    • Eflak ve Boğdan;bölgede genel af ilan edilmesi,din özgürlüğü verilmesi,bir süre vergi alınmaması ve halka göç hakkı tanınması şartıyla Osmanlıya bırakıldı.
    • Rusya ,Ortodoksları himaye edebilecek,Eflak ve Boğdan beyliklerinin haklarını koruyabilecekti.
    • Rusya Karadeniz’de donanma bulundurabilecek ve ticaret gemilerini boğazdan geçirebilecekti.
    • Rusya Türk sularında serbestçe ticaret yapabilecek,kapitülasyonlardan faydalanacaktı.
    • Rusya ,İstanbul’da sürekli elçi bulundurabilecek ve Balkanlarda konsolosluk kurabilecekti.Rus elçisi,büyük devletlerin elçilerine tanınan haklardan yararlanacaktı.
    • Rusya’ya 7,5 milyon akçe savaş tazminatı verilecekti.
    Sonuç ve Önemi :

    • Balkanlarda halkı Müslüman olan bir toprak parçası ilk kez elden çıktı.Kırım’ın Rusya’nın eline geçmesinin ilk adımı atıldı.
    • Osmanlı’nın Karadeniz’deki üstünlüğü sona erdi.Karadeniz bir Türk gölü olmaktan çıktı.
    • Rusya ilk kez:
    Kapitülasyonlardan faydalanacak
    Ortodoksların himayesini üstlenecek
    Karadeniz’de donanma bulundurabilecek
    Osmanlı’dan savaş tazminatı alacaktı
    • Rusya Balkan halklarını kışkırtma imkanı elde etti.Rusya geleneksel hedeflerine oldukça yaklaştı.Balkanlardaki etkinliği ve nüfuzu arttı.Osmanlının iç işlerine karışmaya başladı.
    • Ortodoksların koruyuculuğunun Rusya’ya bırakılması Osmanlının egemenliğini zedeledi.
    • Kapitülasyonların yaygınlaşmasıyla Osmanlı ekonomisi iyice zayıfladı.
    • Gerileme döneminin en ağır antlaşması imzalandı.Osmanlı büyük devlet olma özelliğini biraz daha kaybetti.
    NOT:
    • Osmanlı Kırım’ın dini bakımdan kendisine bağlı olmasını Rusya’ya kabul ettirerek,Kırım ile olan kültürel bağlarını korumaya çalıştı.
    • Uluslar arası siyasi alanda halifelik misyonu ilk kez Kırım sorunundan dolayı kullanıldı.

    Kırım’ın Rusya’ya Katılması ve Aynalıkavak Tenkihnamesi :
    Kırım Küçük Kaynarca Antlaşmasıyla Osmanlıdan ayrılmıştı.Rusya’nın asıl niyeti Kırım’ı kendi topraklarına katmaktı.Bu amaçla Şahin Giray7ı han seçtirdi.Osmanlı yanlısı halk buna itiraz edince Kırım’da iç karışıklık çıktı.Şahin Giray’ın isteği üzerine Rusya Kırım’ı işgal etti.Kırım halkı,Kaynarca Antlaşmasının bağımsızlık maddesine aykırı bir biçimde Osmanlıyı yardıma çağırarak,Osmanlıya bağlanmak istedi.Osmanlı duruma müdahale etmeye hazırlanırken ,Fransa’nın araya girmesiyle sorunun diplomatik yolla çözümlenmesi sağlandı.Osmanlı Devleti ile Rusya arasında Aynalıkavak Tenkihnamesi imzalandı(1779).Buna göre ;

    • Rusya askerlerini Kırım’dan çekecek,
    • Osmanlı Şahin Giray’ın hanlığını tanıyacaktı.
    Kırım hanı Şahin Giray’ın Rusya ile birlikte hareket etmesi Kırım halkının tepkisine ve isyanına neden oldu.Şahin giray Rusya’ya sığındı.II:Katerina bu olayları bahane ederek,Kırım’ı topraklarına kattı(1783).Osmanlı Devleti savaşacak durumda olmadığı için sonucu kabullenmek zorunda kaldı.

    1787 Osmanlı – Rus ve Osmanlı – Avusturya Savaşları :
    Nedenleri :


    • II. Katerina’nın Kırım’daki iç karışıklardan yararlanarak Kırım’ı işgal etmesi
    • Rusya ve Avusturya’nın merkezi İstanbul olmak üzere Bizans Devletini kurmak üzere anlaşmaları
    • Rus politikasını çıkarlarına aykırı gören İngiltere ve Prusya’nın Osmanlıyı kışkırtmamaları
    • Osmanlı devletinin Kırım’ı geri almak istemesi
    • Avusturya’nın Belgrat Antlaşması ile kaybettiği yerleri geri almak istemesi
    1787’de Osmanlı Devleti Kırım’ı geri almak düşüncesiyle Rusya’ya savaş açtı.Avusturya’da Rusya ile ittifak kurdu. Bu birliğin amacı Osmanlı devletini parçalamaktı.Grek Projesi olarak ta anılan bu plana göre Sırbistan,Bosna ve Hersek Avusturya’ya bırakılacak ,Türkler Rumeli’den atılabilirse Bizans İmparatorluğu yeniden kurulacaktı.Bu durum Avrupa ve Akdeniz’de Rusya’yı güçlendirecekti.Uzak Doğuda ve Orta Doğuda çıkarları olan İngiltere bu gelişmelerden rahatsız oldu.Bu yüzden Osmanlı Devletinin toprak bütünlüğünü savunma politikasını güttü.
    Avusturya cephesindeki savaşlar Osmanlıların lehine sürerken Rusya cephesinde başarısız sonuçlar alındı.Bu sırada I.Abdülhamit öldü ve yerine oğlu III.Selim tahta çıktı(1789).

    Başlıgıg yükündürtümüz,tizligig sökürtümüz / Başlıya başeğdirdik,dizliye diz çöktürdük.

  5. #5
    raltar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.Ağustos.2007
    Yaş
    53
    Mesajlar
    734

    III.SELİM DÖNEMİ ( 1789 – 1808 )

    III.Selim XVIII.yüzyılın yenilikçi geleneği içinde yetişmiş,ülkedeki ve Avrupa’daki gelişmeleri bilen,ileri görüşlü ve ıslahatçı bir padişahtı.

    Osmanlı-Rus ve Avusturya Savaşları :
    III.Selim tahta çıktığında Rusya ve Avusturya ile yapılan savaşlar devam ediyordu.Avusturya’nın yayılmasından çekinen Prusya ve İsveç Osmanlı devleti ile ittifak yaptı.İsveç Rusya’ya savaş açtı.Bu gelişmeler Osmanlı’nın lehine gelişmeler olmasına rağmen her iki cephede birden yenilgiler alındı.Fransız ihtilali sonrasında yayılan milliyetçilik fikirlerinin ülke bütünlüğünü tehtid etmesi sonrasında Avusturya Rusya ile olan ittifakını bozup Osmanlı Devleti ile Ziştovi Antlaşmasını imzaladı (1791).

    Ziştovi Antlaşması (1791) :
    • Avusturya ,başta Belgrat olmak üzere işgal ettiği yerleri geri verecek.
    • Hotin kalesi Rusya ile antlaşma yapılıncaya kadar Avusturya’da kalacak ve daha sonra Osmanlıya verilecekti.
    • Osmanlı Devleti,Avusturya ticaret gemilerini Garp ocaklarının saldırılarına karşı koruyacak ve zararlarını tanzim edecekti.
    Sonuç :
    • Rusya’nın yalnız kalması Osmanlı ile anlaşıp savaşa son vermesinde etkili oldu.
    • Osmanlı ile Avusturya arasında bundan böyle savaş yapılmadı.Dolayısı ile Ziştovi antlaşması son barış antlaşması oldu.
    • Milliyetçilik akımlarının yaygınlaşması ve Rusya’nın yayılmacı bir politika izlemesi Osmanlı ile Avusturya’yı birbirine yakınlaştırdı.

    Yaş Antlaşması (1798) :
    Osmanlı karşısında yalnız kalan Rusya savaşı devam ettirmeyerek barış istemek zorunda kaldı ve Yaş antlaşması yapıldı.
    • Kırım’ın Rusya’ya ait olduğunu Osmanlı Devleti onaylayacak.
    • Dinyester ırmağı iki ülke arasında sınır olacak.
    • Rusya Eflak ve Boğdan’daki askerlerini geri çekecek.
    • Bender,Akkerman ve Kili kaleleri Osmanlıya verilecek.
    • Rus ticaret gemileri boğazlardan serbestçe geçecek.
    Sonuç :
    • Kırım kesin olarak Rusya’nın eline geçti.Osmanlının Kırımı geri alma ümitleri bitti.
    • Osmanlı’da gerileme süreci dağılma sürecine dönüştü.

    Fransa’nın Mısır’ı işgali (1798) :

    Fransız İhtilaline kadar Osmanlı – Fransız ilişkileri dostane bir şekilde gelişti.Hatta ihtilalden sora bile Avrupa devletlerinin Fransa’ya cephe aldıkları bir dönemde Osmanlı Devleti Fransa’yı desteklemişti.Fransa’yla olan bu dostluk ilişkileri 1798 yılında Fransa’nın Mısır’ı işgaline kadar sürdü.

    Fransa’nın Amaçları :
    • İngiltere’nin Uzakdoğu’daki çıkarlarını engellemek,Hindistan’daki sömürgelerine giden yolu kesmek.
    • Mısır’ın zenginliklerinden ve ticari imkanlarından yararlanmak.
    • Akdeniz’i bütünüyle kontrol altına almak,Yediyıl savaşlarında İngiltere’ye kaptırdığı sömürgelerin boşluğunu Akdeniz’de kapatmak.

    Fransa ,bu hedeflerine ulaşmak için ayrıca;
    • Osmanlının Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’daki etkinliğini azaltmaya,
    • Osmanlı himayesindeki Rumlara ve Araplara Ulusçuluk düşüncesini aşılamaya,
    • Osmanlının gücünü kırarak zayıflığından faydalanmaya çalıştı.
    Osmanlı Devleti Fransa’nın Mısır’ı işgal edeceğini İngiltere ve Rusya’dan öğrendi.Fakat buna ihtimal vermediğinden Mısır’ı korumak için hiçbir girişimde bulunmadı.Fransa önemli bir güçlükle karşılaşmadan Mısır’a girdi.Bu gelişmeler üzerine Osmanlı Devleti başarılı bir denge politikası izleyerek Fransa’nın düşmanlarından yararlanmasını bildi.İngiltere ve Rusya Fransa’ya karşı Osmanlı Devletini desteklediler.Osmanlı donanması desteğindeki İngiliz donanması İskenderiye yakınlarında Ebukır limanında Fransız donanmasını yok etti.Donanması yok olan Napolyon Osmanlı Devletini barışa ve mısır’ı terk etmeye zorlamak amacıyla Suriye üzerine yürüdü.Cezzar Ahmet Paşa’nın komutasındaki Nizam-ı Cedit ordusu ile Akka kalesi önlerinde yapılan savaşta Napolyon yenildi.Bunun üzerine Fransa barış istemek zorunda kaldı.El-Ariş Mukavelenamesi ‘ni imzalayarak Mısır’dan çekildi(1801).

    Sonuç :
    • Mısır tekrar Osmanlı’nın eline geçti.Fransa hedefine ulaşamadı.
    • İngiltere,doğu ticaretini tehtid eden bir faktörü etkisiz hale getirdi.Akdeniz üstünlüğü İngiltere’nin eline geçti.
    • Rusya savaş gemilerini boğazlardan geçirdi ve Balkanlardaki siyasi nüfuzu arttı.
    • Osmanlı Devletinin varlığını sürdürmesinde Batılı devletler arasındaki çıkar çatışmalarının rolü açığa çıktı.Osmanlı Devleti bir ölçüde bu çıkar çatışmalarından faydalanmaya ve ömrünü böylece uzatmaya gayret etti. (Denge Politikası)
    NOT : III.Selim’in kurduğu Nizam-ı Cedit Ordusu ilk başarısını Fransa karşısında Akka önlerinde elde etti.

    1806 Osmanlı – Rus Savaşı :

    Napolyon’un 1798’de Mısır’ı işgal etmesi üzerine Osmanlı’ya yardım eden Rusya ,Ege Adalarından çekilmedi.Ayrıca Eflak,Boğdan,Mora ve Sırbistan halklarını Osmanlıya karşı kışkırttı.Osmanlıda Rus yanlısı Eflak ve Boğdan beylerini görevden aldı ve Boğazları kapattı.Bu gelişmeler üzerine Rusya Eflak ve Boğdan’ı işgal etti.Fransa’nın desteğini alan Osmanlı Devleti Rusya’ya savaş ilan etti.Bu arada Mısır’a yerleşmek isteyen İngiltere Osmanlı Devletine karşı Rusya’yı destekledi.Daha sonrada karışıklıklardan faydalanarak Mısır’ı ele geçirmek amacıyla Mısır’a saldırdı.Mısır valisi Mehmet Ali Paşa’ya yenildi.Bu sırada Rusya ile İngiltere arasındaki yakınlaşmayı bozmak isteyen Fransa Rusya ile Tilsit Antlaşmasını imzaladı(1807).Bu antlaşmayla ;
    Fransa ,Eflak ve Boğdan’ın Rusya’ya verilmesini sağlayacak ve Osmanlı Devleti bunu kabul etmezse Rusya’ya askeri yardımda bulunacaktı.
    Tilsit Antlaşmasıyla çıkarları zedelenen İngiltere Osmanlıya yakınlaştı.Bu yakınlaşma sonrasında iki ülke arasında Kale-i Sultaniye Antlaşması imzalandı (1809).Osmanlı devleti daha çok savunma savaşı yaptı.Hem Ruslarla hemde Balkanlarda Sırp isyancılarla savaşmak zorunda kalması üzerine bitkin düştü ve barış istemek zorunda kaldı.1812’de Bükreş Antlaşması imzalandı.

    III.Selim’in Tahttan İndirilmesi :

    III.Selim’in yaptığı Nizam-ı Cedit yeniliklerine din adamları,yeniçeriler ve esnafın çıkarlarına ters düştüğü için karşı çıktılar.Vergilerin artması ,savaşların uzaması ekonomik sıkıntıları arttırdı.Yeniliklere karşı olanlar ,yeniçeri topçuları Kabakçı Mustafa adında bir yeniçerinin önderliğinde ayaklandılar.III.Selim Nizam-ı Cedit ordusunu kaldırdığını açıklamasına rağmen isyanın büyümesi önlenemedi.İsyancılar saraya yürüyerek III. Selim’i tahttan indirerek yerine IV.Mustafa’yı tahta çıkardılar.Kaçarak kurtulabilen bazı ıslahatçılar Rusçuk Ayanı Alemdar Mustafa Paşa’nın yanına gittiler.Mustafa Paşa III.Selim’i tekrar tahta çıkarmak ve ıslahatları yeniden canlandırmak amacıyla İstanbul üzerine yürüdü.İsyancı elebaşlarını yakalatıp öldürttü. IV.Mustafa tekrar tahta çıkmasını önlemek amacıyla III.Selim’i öldürttü.Yönetimi ele geçire Alemdar Mustafa Paşa IV.Mustafa’yı tahtan indirerek II.Mahmut’u tahta çıkardı(1808).Kendisini de sadrazam ilan etti
    Başlıgıg yükündürtümüz,tizligig sökürtümüz / Başlıya başeğdirdik,dizliye diz çöktürdük.

  6. #6
    raltar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.Ağustos.2007
    Yaş
    53
    Mesajlar
    734

    XVIII. YÜZYIL ISLAHATLARININ AMACI VE ÖZELLİKLERİ

    XVIII. yüzyılda ,disiplin ve asayişi sağlamaya yönelik şiddet girişimleriyle devletin kurtulamayacağı anlaşıldı ; daha köklü ıslahatların yapılması gerektiği ortaya çıktı:

    • Pasorofça Antlaşmasından sonra Osmanlı aydınının batıya bakışı değişti.Batının askeri ve teknik üstünlüğü kabul edilerek,ilk batılılaşma hareketleri başlatıldı.
    • Avrupa’daki gelişmelerden yararlanılarak,özellikle askeri ve teknik alanda bazı yenilikler yapıldı.Yenilik çalışmalarında ilk kez batılı uzmanlardan faydalanılmaya başlandı.
    • Islahat hareketleri padişah ve devlet adamlarının öncülüğünde yürütüldü.
    • Yenilikler bir önceki yüzyıla göre daha köklü olmasına rağmen ;bilinçli bir kadroya dayanmadığı , kişilere bağlı olduğu için başarısızlıkla sonuçlandı.
    • Yeniliklerin sonuçsuz kalmasında ulemanın yeniliklere cephe almasının da etkisi büyük oldu.Medrese eğitimi geriledi.Avrupa’daki bilimsel ve teknik gelişmeler medreseyi ilgilendirmedi.Yenilik taraftarları da medreseyi kendi haline bıraktılar.Genellikle teknik okullar açtılar.
    • Matbaanın kullanımı yaygınlaştı,fakat dini eserler matbaada basılmadı.Teknik okullarda kültürel canlanma artarken medrese eğitiminde gerileme devam etti.
    • Mimaride Avrupa’nın etkisi arttı.Klasik Osmanlı mimarisi dönemi kapandı.Mimaride gerileme süreci başlarken,resim ve musikiye olan rağbet arttı.

    Lale Devri (1718 – 1730 ) : 1718 Pasorofça antlaşmasından 1730 Patrona Halil İsyanına kadar geçen sürede sağlanan barış ortamının etkisi ile III.Ahmet ve Nevşehirli Damat İbrahim Paşa öncülüğünde ilk batılılaşma hareketleri başlatılarak çeşitli yenilikler yapıldı.Özellikle sosyal ve kültürel yeniliklere ağırlık verildi.Batı uygarlığı ile yakınlaşma süreci başlatıldı.
    Elçilik:Osmanlı Devletinde uzun süre Batı’da sürekli elçiler bulundurma anlayışı gelişmemişti.Savaşlardaki yenilgiler artınca ,batıdaki gelişmeleri yakından takip etme gereği duyuldu.Avrupa başkentlerinde ilk defa geçici olarak elçilikler açıldı.Yirmisekiz Mehmet Çelebi Fransa’ya elçi olarak gönderildi.
    Matbaa: Sait Efendi ve İbrahim Müteferrika’nın gayretleriyle ilk teknik yenilik olan matbaa kuruldu.Hattatlık yaygın bir meslek olduğundan dolayı,hattatların tepkisini önlemek amacıyla,Şeyhülislam,dini eserlerin matbaada basılmasını yasakladı.İlk matbu eserler olarak Vankulu Lügati ile Naima Tarihi basıldı.
    Bilim :Bilimsel çalışmalara önem verildi.Tercüme heyeti oluşturularak,Arapça ve Farsça’dan bir çok eser Osmanlıca’ya çevrildi.Nadide eserlerin yurt dışına çıkışı yasaklandı.
    İtfaiye :Yeniçeriler arasından Tulumbacı Ocağı adı verilen ilk itfaiye örgütü kuruldu.
    Atölyeler :İstanbul ve Yalova’da fabrikaların Osmanlıda ilk örnekleri olan kağıt ,çini ve kumaş atölyeleri açıldı.
    Çiçek :Döneme adını veren lale çiçeğinin yetiştirilmesine büyük önem verildi.
    Aşı:Sağlık alanında ilk kez çiçek aşısı yapımı yaygınlaştı.
    Mimari:Bir çok eğlence yeri ,saray ve köşk yapıldı.Mimaride Avrupa’nın Barok tarzı kullanıldı.Resim ve minyatüre önem verildi.
    Not:
    - Islahatlar Patrona Halil İsyanı ile sona erdi.

    I.Mahmut Dönemi ( 1730 – 1754 ) :
    Patrona Halil İsyanından sonra yenilik hareketi durmuş,devlet işleri yürütülmez olmuştu.Avrupa’da ise askerlik ileri bir sanat haline gelmiş,savaş teknolojisi hayli ilerlemişti.Bu dönemde askeri alanda ilk kez batı tarzı yenilikler yapılmaya başlandı.Yeniliklerde ilk kez batılı uzmanlardan faydalanma yoluna gidildi.Orduya düzen verme görevi Humbaracı Ahmet Paşa’ya (Kont de Bonneval) verilerek,onun öncülüğünde askeri alanda bazı yenilikler yapıldı.
    - Humbaracı Ocağı :Batı tarzı ilk ıslahat çalışmaları bu ocakta başlatıldı.Daha sonra topçu ocağı ıslah edildi.
    - Hendesehane:Batı tarzı ilk teknik okul olan Hendesehane ( Kara Mühendishanesi ) açıldı(1734).Böylece ordunun subay ihtiyacı karşılanmak istendi.
    - Kültür:Başta Ayasofya Kütüphanesi olmak üzere ,çeşitli halk kütüphaneleri kuruldu.
    Not:
    - Askeri alanda yapılan bu yenilikler 1736-1739 savaşlarının kazanılmasında önemli rol oynadı.


    III:Mustafa Dönemi (1757-1774) :
    Yeniçeri baskısına rağmen Koca Ragıp Paşa ve Baron de Tote öncülüğünde orduda bazı ıslahatlar yapıldı.
    - Mühendislik:Hendesehane geliştirildi.Donanmanın subay ihtiyacını karşılamak üzere Deniz Mühendishanesi (Mühendishane-i Bahri-i Hümayun) kuruldu(1773).
    - Sürat Topçuları Ocağı kuruldu.Tophane ,Topçu Ocağı ve donanma ıslah edildi.
    - Maliyede düzenleme yapılarak ,israf önlenmeye çalışıldı.İç borçlanma esasına dayanan Esham Tahvilleri Sistemi uygulandı.
    - Avrupa’dan tıp,matematik ve astronomi ile ilgili eserler tercüme edilerek okullarda okutulmaya başlandı.
    I.Abdülhamit Dönemi (1774-1789) :
    Islahatlara Sadrazam Halil Hamit Paşa ve Cezayirli Hasan Paşa’lar öncülük yaptılar.
    - Sürat Topçuları Ocağı geliştirildi.İstihkam okulu açıldı.
    - Mühendishanenin eğitimi için Avrupa’dan uzman getirildi.Uzmanların Müslüman olma şartından vaz geçildi.Fransızca’dan çeviri yapıldı.
    - Ulufe alım satımı yasaklandı.Yeniçeri ocağında disiplin sağlanmaya çalışıldı.

    III:Selim Dönemi (1789-1808) : III.Selim yenilik hareketleri içerisinde yetişti.Avrupa ve dünyadaki gelişmeleri izleyerek büyüdüğü için hükümdarlığında bilinçli ve planlı olarak ıslahat yapmaya çalıştı.Yaptığı yeniliklerle II.Mahmut ve Tanzimat dönemi yeniliklerine ışık tuttu.
    - Meşveret(Danışma) Meclisi :Devletin içine düştüğü kötü durumu durdurmak amacıyla yapılması düşünülen yeniliklerin daha sağlam bir temele dayanmasını sağlamak üzere bir danışma meclisi oluşturdu.Fikirlerine başvurulan devlet adamları askeri alanda köklü ıslahatlar yapılmasını belirtiyorlardı.Bu görüşler doğrultusunda Nizam-ı Cedit yeniliklerini başlattı.
    - Nizam-ı Cedit :İlk kez bütünüyle Avrupa orduları örnek alınarak yeni bir ordu kuruldu.Ordunun eğitimi için Fransa ve İsveç’ten subaylar getirildi.
    - İrad-ı Cedit:Kurulan yeni ordunun masraflarını karşılamak üzere yeni bir hazine oluşturuldu.
    - Mühendishane-i Berri-i Hümayun: I.Mahmut döneminde açılan Hendesehane geliştirilerek Mühendishane-i Berri-i Hümayun okulu açıldı.
    - Elçilikler:Londra,Paris ve Viyana’da sürekli elçilikler kuruldu.Batıdaki gelişmeler takip edilmeye çalışıldı.
    - Matbaa-i Amire: Matbaa yeniden düzenlenerek devlet matbaası haline (Darü’t Tıbaati’l Amire ) getirildi.
    - Donanma :Bahriye Mektebi,donanma ve tersane ıslah edildi.Yeni gemiler yapıldı.
    - Teknik sınıflar: Humbaracı,lağımcı,topçu ve arabacı ocakları teknik sınıflar halinde yeniden düzenlendi.
    - Yabancı Dil: Askeri okullarda yabancı dil (Fransızca)eğitimi başlatıldı;fakat zorunlu hale getirilmedi.
    - Yeniçeri Eğitimi: Yeniçeri ocağına zorunlu eğitim getirilerek,disiplin sağlanmaya çalışıldı.
    - Ekonomi:Kapitülasyonların olumsuz etkisini kırmak üzere yerli kumaşın kullanımı teşvik edildi.Ticaret filosunun geliştirilmesine çalışıldı.
    III.Selim ıslahatları;yeniçerilerin tepkisi,İrad-ı Cedit vergilerinin halkta huzursuzluk yaratması,yabancı elcilerin kışkırtması ve ilmiye sınıfının desteğinin sağlanamaması yüzünden ıslahatlarda başarılı olunamadı.Islahat çalışmaları Kabakçı Mustafa İsyanı ile kesintiye uğradı
    Başlıgıg yükündürtümüz,tizligig sökürtümüz / Başlıya başeğdirdik,dizliye diz çöktürdük.

  7. #7

    Üyelik tarihi
    18.Ocak.2012
    Yaş
    32
    Mesajlar
    20
    teşekkürler...
    Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez!

Benzer Konular

  1. 19 ve 20. yüzyılda osmanlı devleti
    Konu Sahibi vanli tarihci Forum En Uzun Yüzyıl Konu Tarama Testleri
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 25.Ekim.2010, 22:13
  2. 19. yüzyılda osmanlı
    Konu Sahibi vanli tarihci Forum En Uzun Yüzyıl Ders Notları
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 21.Ekim.2010, 22:03
  3. Osmanlı Devleti’nde Cizye Uygulaması ve 19. Yüzyılda Meydana Gelen Değişiklikler
    Konu Sahibi raltar Forum Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Araştırmalar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 01.Ekim.2008, 20:11
  4. XIX.Yüzyılda Osmanlı Devleti Ders Notları
    Konu Sahibi raltar Forum En Uzun Yüzyıl Ders Notları
    Cevap: 2
    Son Mesaj : 06.Mayıs.2008, 20:13
  5. XVII. ve XVIII.Yüzyıl Osmanlı Kültür ve Uygarlığındaki Değişmeler
    Konu Sahibi esaRet__ Forum Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Ders Notları
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 18.Nisan.2007, 18:21

Bu Konu için Etiketler

Giriş