İstanbul’un Fethi

Coğrafi, jeopolitik durumu ve tabii güzellikleriyle dünyada bir eşi daha olmayan önemli şehirlerden biri İstanbul, o zamanlar Konstantinapol diye anılırdı Bu şehir 29 Mayıs 1453’te, zamanın genç padişahı II. MEHMET ve Osmanlı ordusu tarafından bu son kuşatılmasında, Müslüman Türklerin eline geçti. Son İmparator KONSTANTİN DRAGOZES PALEOLOS idi. Kale savunmasında çok tecrübeli ve ustalaşmış Bizans ordusu ve halkı, yardımcı kuvvetlerle 53 gün dayanabilmiş, sonunda ise İstanbul FATİH SULTAN MEHMET ve onun kahraman ordusunun eline geçmişti. Şimdi okuyacağınız mücadele işte böyle bir savaştır. Bu da Osmanlıların zaferiyle neticelenmiştir.
Bu zaferle; Ortaçağ son bulmuş, Yeniçağ açılmıştır. Birçok Osmanlı padişahının, birçok kral, emir ve büyük komutanların yüz binleri aşan ordularıyla sahip olmak istedikleri bu şehri ele geçirmeyi, Osmanlı Türk ordusunun başkomutanı genç padişah II. MEHMET gerçekleştirmiş ve FATİH unvanını almıştır.

Son Peygamber Hazreti MUHAMMED MUSTAFA (sav) fetihten yüzyıllarca önce bir hadis-i şeriflerinde; " İstanbul elbet feth olunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdir" buyurmuşlardır.
Bu güzel komutan; büyük Osmanlı padişahı II. MEHMET, o güzel asker de Osmanlı askeri olmuştur.

Fatih, büyük devlet adamı, ünlü komutan II. MURAT’IN oğludur. 1451 yılında babasının ölümü ile ikinci defa Osmanlı devletinin başına geçmişti. Küçük yaşlarından itibaren çok ciddi bir eğitim ve öğretimle yetiştirilmişti.
1432 yılının Mart ayının 29’u 30’una bağlayan gece sabaha karşı Edirne sarayında doğmuştur. Devletin 7. padişahıdır. Babası II. Murad, annesi HÜMA Hatun’ dur.