Jeanne d'Arc, Yüzyıl Savaşları boyunca İngiltere'ye karşı durmadan Fransa'ya yardım eden ve daha sonradan Fransa'nın dört bir yanında nam salmış bir Fransız Katolik azizesidir.
12 yaşındayken St. Catherine, St. Margearet ve St. Micheal'in ruhları ile önsezi ile iletişime geçmeye başladığı söylenir. Savaşlarda Fransız ordusuna katılmış ve İngilizlere karşı savaşmıştır. Daha sonra onu esir alan İngilizler onun erkek giysileri giyip savaşan ve gaipten sesler duyan bir kâfir olduğunu öne sürerek onu henüz 19 yaşındayken yakarak öldürme kararı almışlardır. Ölümünden beş yüzyıl sonra azize ilan edilmiştir.
Ölmeden önce ve öldükten sonra adını korumak için görülmüş tüm mahkeme kayıtları bugün Fransa Millî Kütüphanesi'nde saklanmaktadır. Yaşadığı tarihteki diğer kişiler ile kıyaslandığında, hakkında en çok şey bilinen kişilerden biridir. Jan Dark bugün Fransa'nın en önemli azizelerinden ve kutsal ikonlarındandır.

Fransa’nın yüzyıllar boyunca sembolü, ülkeyi kurtarmak için Tanrı tarafından görevlendirilmiş güzel çoban Jeanne d’Arc efsanesinin, geçmişte İngilizler karşısında zor durumda bulunan Fransız sarayı tarafından uydurulmuş bir "psikolojik silah" olduğu ileri sürüldü.
Konuyu 10 yılı aşkın süredir araştıran ve "L’affaire Jeanne d’Arc" (Jan Dark Davası) adlı eserin yazarları gazeteci Marcel Gay ve Roger Senzig, Fransız kahramanın isminin dahi bir "sapkınlık" olduğunu belirterek, Jeanne d’Arc’ın asıl isminin Jeanne d’Orleans olduğunu iddia ettiler.
Jeanne’ın bilinen 19 mektubundan, sadece 3’ü kendi imzalı olan 5 tanesini inceleyen yazarlar, bu mektuplardan hiçbirinde Jeanne’ın kendisine d’Arc demediğini gördüler.


KÖKENİ VE ÖLÜMÜ TARTIŞMALI
Efsane kahramanın kökenlerinin de tartışmalı olduğunu belirten yazarlar, çoban olduğu söylenen Jeanne’ın Rouen’deki duruşması sırasında "hiçbir zaman koyun veya başka bir hayvan gütmediğini" söylediğine, çok iyi ata binen Jeanne’ın ayrıca saray Fransızcasına sahip olduğuna işaret ettiler.
Gay ve Senzig, Jeanne’ın ölümüyle ilgili de pekçok soru bulunduğunu belirterek, tarihte anlatıldığı gibi eğer 1431’de Jeanne d’Arc yakılarak öldürüldüyse, "Fransa’nın Bakiresi"nin daha sonra Fransa’nın Metz, Belçika’nın Arlon, Almanya’nın Köln ve hatta 1436’da Fransa’nın Orleans kentlerinde görüldüğüne dair yüzlerce belgenin varlığının ne anlama geldiği sorusuna dikkati çektiler.
"15. yüzyılda aynı bugünkü gibi kamuoyu manipüle ediliyordu, bu bir gizli diplomasiydi. Efsane güzel, ama gerçek daha güzel" diyen Marcel Gay, İngilizlere karşı zor durumda bulunan Fransız kraliyetinin "psikolojik silahı" olan ve asıl ismi Jeanne d’Orleans olan Jeanne d’Arc efsanesi ile ilgili tezlerinin çok sayıda belgeye dayandığını belirtti.
"Bakire Operasyonu"nun da kralın kayınvalidesi Yolande d’Anjou tarafından planlandığını ve Tanrı’nın bir mesajı gibi sunulması, aynı zamanda rakiplerine korku salması için Jeanne’a uyarlandığını belirten Gay ve Senzig, efsanedeki bir başka lekenin de Jeanne’ın 1436’da Robert des Armoises ile evlenmesi olduğunu ve artık Bakire olmadığını kaydettiler.
Fransa’nın 1870’deki bozgunundan sonraki sembol arayışında 19. yüzyılın sonunda efsane canlanmış ve Jeanne la Lorraine Cumhuriyet’in kurucu sembolü olmuş, 1920’de de Katolik azize ilan edilmişti.
Efsaneye göre, 12 yaşındayken St. Catherine, St. Margearet ve St.
Micheal’in ruhları ile iletişime geçtiği söylenen Jeanne d’Arc, Yüzyıl Savaşları sırasında Fransız ordusuna katılmış ve İngilizlere karşı savaşmıştı.
Daha sonra onu esir alan İngilizler, Jeanne d’Arc’ın erkek giysileri giyip savaşan ve gaipten sesler duyan bir kâfir olduğunu öne sürerek, 19 yaşındayken yakarak öldürme kararı almışlardı.
Jeanne d’Arc, ölmeden önce ve öldükten sonra adını korumak için görülmüş tüm mahkeme kayıtları bugün Fransız Ulusal Kütüphanesinde saklanıyor.
Jeanne d’Arc, yaşadığı tarihteki diğer kişilerle kıyaslandığında, hakkında en çok şey bilinen kişilerden birisi olarak kabul ediliyor.

Alıntı