Milli eğitimde Ermeni açılımı

[ahugur74]

Ermenistan'la atılan adımlara yeniden yazılan tarih dersi kitapları da eklendi. Ermeni bestekar Bimen Şen'in şarkısına yer verilen ilköğretim 8 İnkılap Tarihi kitabında Ermenilerin Osmanlı dönemindeki huzurlu yaşantısını Kapalıçarşı'da halıcı Karapit Nedeniyan aktarıyor.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Erivan'a milli maça gitmesiyle kurulan sıcak ilişkiye, Milli Eğitim Bakanlığı da yeni ders kitaplarıyla katkıda bulundu. Yeni Tarih kitaplarında Ermenilerle ilgili özenle yazılan bölümlerde yeni ifadelere yer verildi. Ermenilerin "Osmanlı devletine bağlılığını en uzun süre koruyan gayrimüslim topluluk" olarak tanıtıldığı ilköğretim 8. sınıfın İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük kitabında Ermeni asıllı bestekar Bimen Şen'in şarkısına yer verildi.
Tarih dersinde "tehcir" konusunun girişinde, asıl adı Bimen Dergazaryan olan Şen'in "Yüzüm şen, hatıram şen, meclisim şen" şarkısına yer verilerek, "Bu şarkıyı Atatürk'ün huzurunda Ermeni asıllı bestekar Bimen Şen seslendirmiştir" denildi. 1873-1943 yılları arasında yaşayan Şen, Bursa'da yaşarken Atatürk' ün daveti üzerine Ankara'ya gelmiş, zaman zaman Dolmabahçe Sarayı'na da çağrılmıştı.

HALICI KARAPİT'İN SEFASI

Hatta, soyadını da Atatürk' ün önerisiyle, güftesi de kendine ait olan "Yüzüm şen, hatıram şen, meclisim şen, mevkiim gülşen" sözleriyle başlayan şarkısında çok sık geçen şen kelimesi ile değiştirmişti.

Kitapta ayrıca Ermeni vatandaşlarla Türk vatandaşların özellikle Rusya ve İngiltere tarafından kışkırtılmadan önce bir arada huzurlu yaşadıkları da anlatıldı. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük kitabının 34. sayfasında halıcı Karapit Nedeniyan'ın şu sözleri aktarıldı: "Ah sebep olanlar ah, eviniz yıkılsın. Güzel güzel yaşıyorduk. Müslümanların süremediği sefayı biz sürüyorduk. Bizim gençlerimizi kandırarak kendi emelleri uğruna çalıştırdılar. Şimdi her birimiz dünyanın bir yerindeyiz."


Yeni Şafak

[kral nemesis]

Bunları biz zaten biliyoruz. Bilmesi gerekenler Ermeniler ya da algılaması, değerlendirmesi gerekenler Ermeniler.Çünkü düşmanca tutum içinde olan onlar. Bizim onları daha fazla yani Osmanlı'daki gibi kendimizden fazla sevmeye niyetimiz yok, buna gerek te yok. Çünkü biz yaratılanı Yaratandan ötürü seven bir milletiz.Ayrıca ders kitapları için bu bir yenilik değildir; önceden de vardı.