Avrupa Konseyi ile İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) tarafından düzenlenen "Küreselleşme ve Öteki İmajları:

Avrupa'da Tarih Öğretimine Getirdiği Sorunlar ve Yeni Bakış Açıları" (Globalisation and Images of the Other: Challenges and New Perspectives for History Teaching in Europe) konulu sempozyum, 30 Kasım-1 Aralık 2008 tarihlerinde İstanbul'da gerçekleştirildi.

İslam medeniyeti ve Müslüman milletlerin tarihi ve kültürü üzerine araştırma eserleri ve başvuru kitapları yayınlayarak, kongreler, mimari ve sanat yarışmaları gibi geniş katılımlı faaliyetler düzenleyerek bu konulardaki çalışmaların tüm dünyada gelişmesi için gayret gösteren IRCICA, bu yolla hem İslam ülkeleri arasındaki işbirliğinin gelişmesine, hem de İslam ülkeleriyle dünyadaki başka milletlerin birbirlerini daha iyi ve doğru bir biçimde tanımasına katkıda bulunmaktadır. Bu çerçevede bir yandan, geniş bir ölçekte, İslam dünyası ile başka kültür ve medeniyetler arasında tarihte bilim, felsefe, mimari ve sanat alanlarında gerçekleşmiş ilişkilerin ele alındığı kapsamlı araştırmalar yaparken, diğer yandan da daha mikro ölçekte, günümüz Müslüman milletleri arasında ve bu milletlerle diğer milletler arasında tarihte gerçekleşmiş, bunların birbirlerine bakışını ve yaklaşımını şekillendirmiş olan ilişkilerin bu ülkelerin birbirleri hakkında günümüzde sahip oldukları imajı nasıl belirlediği ve bu birbirine bakışın gelecek nesillere aktarılacak yazılı kaynaklarda nasıl yansıtıldığı konusuna da eğilmektedir.

Sempozyum, Avrupa Konseyi'nin "Tarih Öğretiminde Öteki İmajları" (The Image of the Other in History Teaching) konulu projesine IRCICA'nın devam eden katılımı kapsamında gerçekleştirildi. Projenin amacı, Türkiye'nin de üyesi bulunduğu Avrupa Konseyi üye ülkelerinde milletlerin birbirlerine ve dünyanın değişik bölgelerindeki başka kültürlere mensup toplumlara tarihten gelen önyargılardan uzak bir şekilde hoşgörüyle bakabilmelerine zemin hazırlayan bir tarih eğitimi perspektifi kazanmalarını temin etmektir.

Sempozyuma 37 ülkeden 85 tarih eğitmeni ve uzman temsilci katıldı. Sempozyumun en önemli özelliklerinden birisi, katılımcıların arasında yüksek ve ortaöğretim seviyelerinden tarih hocalarının yanı sıra bürokratlar ve medya temsilcilerinin yer almasıydı. Böylelikle, katılımcılar Avrupa Konseyi üyesi ülkelerde eğitim politikalarına yön veren kişileri dinleme fırsatı bulmuşlardır. Bu yönüyle sempozyum, diğer sempozyumlardan farklılık arz etmektedir. Sempozyum süresince, karar alıcılarla uygulayıcılar aynı platformda tartışma imkânı buldular.

Sempozyum; asırlardır farklı kültür ve inanışlara barış ve ahenk içinde birlikte yaşama imkânı sunan İstanbul'da gerçekleştirilmiş olmakla, konusu bakımından anlamlı bir ortamda gerçekleşmiştir. İstanbul tarihte ve günümüzde "öteki"ne kem nazarla bakılmayan ender mekânlardan birisi olmuştur. Sempozyum boyunca genel oturumların yanı sıra, dört çalışma grubundan oluşan oturumlar da düzenlendi. Çalışma gruplarında katılımcılar küreselleşmenin tarih eğitimine yansımalarını tartışma imkânı buldular. Sempozyumda, Avrupa Konseyi üyesi ülkelerde yer alan azınlıkların tarih öğreniminde karşılaştıkları güçlükler, öğrencilerde başgösteren televizyon ve bilgisayar bağımlılığı karşısında kitap okuma alışkanlığının giderek azalması, ailelerin küreselleşme sürecinde çocuklara ve gençlere karşı davranışlarındaki sorunlar, tarih eğitimcilerinin görsel araç ve gereçleri kullanmaktaki yetersizlik ve isteksizlikleri gibi konular ele alındı. Konuşmalarda ön plana çıkan temalardan bir diğeri de, derslerin içeriği kadar önemli olan dersi öğrencilere anlatma metodu konusudur. Ders kitapları ne kadar mükemmel olursa olsun öğrenciye objektif, yönlendirici olmayan bir yazılı ve görsel muhteva ile aktarılmadığında beklenen sonuç alınamaz. Sempozyumdaki katılımcıların hemfikir olduğu bir konu da tarih eğitiminde profesyonelliğin evrensel düşünmeyi gerekli kılmasıdır. Konuşmacılar evrensel düşünebilen tarih eğitimcilerinin öğrencileri geleceğe daha güvenli şekilde hazırlayabileceğini ve bunu yaparken millî hassasiyetleri de gözeterek öğrencilerin evrensel ufuk kazanması yönünde gayret göstermesi gerektiğini vurguladılar.

Medya hem sorun hem çözüm...

Sempozyum boyunca konuşmacılar tarafından birçok öneri dile getirildi ve tartışıldı. Kapanış oturumunda Genel Raportör Brian Carvell, sempozyum boyunca tartışılan konuların ışığında genel önerilerde bulundu. Örneğin, tarih ders müfredatının global ve evrensel bakış açısıyla ele alınması gibi. Carvell, konuşmasında IRCICA ve Avrupa Konseyi'nin birlikte gerçekleştirdiği bu sempozyumun global tarih eğitimi perspektifi için tarihî bir adım olduğunu da vurguladı. Carvell, ayrıca tarihçilerin ve tarih eğitimcilerinin, öğrencilere global bir tarih perspektifi kazandırmak için medyayla ortaklaşa projeler gerçekleştirmesinin önemine değindi.

Sempozyumda tartışılan önemli konulardan bir diğeri de medyanın tarih ve eğitimi algılayışında oynadığı roldür. Avrupa'da medyada çıkan bazı haberlerin diğer kültürler hakkında kalıplaşmış önyargıların oluşmasında önemli rol oynadığı ifade edildi. Bununla birlikte, bu önyargıların izale edilmesinde yine medyanın aktif rol oynayabileceği dile getirildi. Ayrıca, bazı filmlerin ve belgesellerin tarih eğitimine önemli katkıları olduğu ifade edildi. Konuşmacılar tarafından tarihçilerin ve tarih eğitimcilerinin medyadaki ve sinema dünyasındaki gelişmeleri takip etmeleri gerektiği vurgulandı.

Avrupa Konseyi'nin uzun dönemli projesi çerçevesinde IRCICA ile ortaklaşa düzenlenen bu sempozyumda, küreselleşme sürecinde bir yandan ülkeler arası ilişkilerde, diğer yandan da özellikle Avrupa'da farklı kültürlerin iç içe yaşamasında artık günümüzün bir gerçeği haline gelen çok kültürlülük kavramının topluma mal edilmesi yönünde yeni nesillere yönelik en etkili yol olan tarih eğitiminde ve yeni nesiller yanında yetişkinlere de bu yönde yol gösterilmesi konusunda en etkili aracı oluşturan medyada, anlatımların ve sunumların hem konular ve muhteva, hem de metot bakımından bu gerçeği yansıtacak ve bu gerçek karşısında objektif bir anlayışı kazandıracak şekilde nasıl gözden geçirilip geliştirilebileceğine dair tavsiyeler ortaya konulmuştur. Toplantı hem düzenleyen kurumlar, hem de bütün milletleri ve kültürleri kapsayan yaklaşımı bakımından da, çok kültürlülük anlayışının yaygınlaşması yönünde yapılmış örnek bir faaliyet olmuştur.IRCICA GENEL DİREKTÖRÜ

DR. HALİT EREN
zaman