M
Çevrimdışı
mehtap-gez
Super Moderator
TÜRKİYE genelinde atamaları iptal edilen 6 bin 297 Anadolu Lisesi öğretmeninden 561'inin İzmir'de görev yaptığı ortaya çıkarken, pekçok eğitimci, yaşanan kaosun eğitimi olumsuz etkilediğini söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın yanlışlarını yanlışla düzeltmeye kalkarak her dönem mağdurlar yarattığını belirten öğretmenler, “2.5 ay sonra okullar kapanınca ortada kalacağız.
Öğretmenlerin de ailesi, sorumlulukları var. Ne olacağımızı, nerede çalışacağımızı bilememek, bu konuda bilgi edinememek bizi yıpratıyor, kara kara düşünüyoruz bu da işimize yansıyor” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı, 2005 yılında yayımladığı genelgeyle genel liselerden Anadolu Lisesi'ne çevirdiği okulların öğretmen ihtiyacını karşılama yoluna gitti. Ancak öğretmenleri sınavla alınan Anadolu Liseleri'ne bu genelge doğrultusunda ‘sınavsız’ öğretmen ataması yapılması dava konusu oldu.
Hem Eğitim- Sen, hem de Türk Eğitim- Sen genelgenin iptali için Danıştay'a başvurdu. İki davayı birleştiren Danıştay, Nisan 2006'da yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ancak Bakanlık 27 Mart 2008'e gelene kadar bu konuda bir işlem yapmadı. Davanın gerekçeli kararı Ocak 2008'de açıklanırken, Bakanlık 2 yıldır yapmadığı ‘atamaların iptali’ni kısa süre önce gerçekleştirdi. Türkiye genelinde Anadolu Lisesi olan 350 düz liseye yapılan 6 bin 297 öğretmen ataması iptal edildi.
İzmir'de ataması iptal edilen öğretmen sayısının 561 olduğu belirlendi. Bakanlık tarafından tek tek, kararname çıkarılmayan öğretmenlerin isimleri listeyle gönderilip, atamaları toplu halde il emrine yapılırken, eğitim öğretimin olumsuz etkilenmemesi için görevden ayrılmaları, öğretim yılı sonuna bırakıldı. Kendilerini bir anda kaosun içinde bulduklarını ve önlerini göremediklerini belirten öğretmenlerden biri şöyle konuştu:
“Bakanlık, 2 yıl önce verilen yürütmeyi durdurma kararına karşın iptal işlemini için niye bu kadar bekletti. Öğretim yılının bitmesine yaklaşık 3 ay kala binlerce öğretmeni diken üstüne oturttu. 2000- 2006 yılları arasında Anadolu Liseleri'ne öğretmen seçimi için sınav yapılmadı. Daha sonra yapılan iki sınava da ‘Siz zaten Anadolu Lisesi öğretmenisiniz’ denilerek başvurularımızı kabul etmediler. Madem bu karar uygulanacaktı, neden zamanında yapılmadı, sınavlara girmemiz engellendi? Bizden boşalacak kadrolara sınava girmiş olanlar alınacak.
Biz ne olacağız? Bizi eski okullarımıza da vermiyorlar. Bakanlığın yanlışının faturasını öğretmenler ödeyecek. Bizlerin de aileleri, çoluk çocuğu var. Kimimiz atandığımız okula göre ilçe, ev değiştirdik, çocuklarımızı ona göre okullara kaydettirdik. Şimdi kafalarımız karışık ve ne olacağımızı bilemiyoruz. Bizim psikolojimizi, bu psikolojiyle nasıl eğitim öğretimi sürdürdüğümüzü soran yok.
Anadolu Lisesi öğretmeni olmanın maddi bir getirisi yok, yani maaşlar fark etmiyor. Anadolu Lisesi'nde seçilmiş öğrenciyle ders yapmak keyif veriyor. Ama onun da keyfini kaçırdılar.”
Öte yandan CHP İzmir milletvekili Bülent Baratalı, atamaları iptal edilen Anadolu Lisesi öğretmenlerinin mağduriyetini TBMM'ye taşıdı. Baratalı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in yanıtlamasını istediği soru önergesinde bu öğretmenlerin akıbetinin de ne olacağını sordu.
Milliyet
Milli Eğitim Bakanlığı'nın yanlışlarını yanlışla düzeltmeye kalkarak her dönem mağdurlar yarattığını belirten öğretmenler, “2.5 ay sonra okullar kapanınca ortada kalacağız.
Öğretmenlerin de ailesi, sorumlulukları var. Ne olacağımızı, nerede çalışacağımızı bilememek, bu konuda bilgi edinememek bizi yıpratıyor, kara kara düşünüyoruz bu da işimize yansıyor” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı, 2005 yılında yayımladığı genelgeyle genel liselerden Anadolu Lisesi'ne çevirdiği okulların öğretmen ihtiyacını karşılama yoluna gitti. Ancak öğretmenleri sınavla alınan Anadolu Liseleri'ne bu genelge doğrultusunda ‘sınavsız’ öğretmen ataması yapılması dava konusu oldu.
Hem Eğitim- Sen, hem de Türk Eğitim- Sen genelgenin iptali için Danıştay'a başvurdu. İki davayı birleştiren Danıştay, Nisan 2006'da yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ancak Bakanlık 27 Mart 2008'e gelene kadar bu konuda bir işlem yapmadı. Davanın gerekçeli kararı Ocak 2008'de açıklanırken, Bakanlık 2 yıldır yapmadığı ‘atamaların iptali’ni kısa süre önce gerçekleştirdi. Türkiye genelinde Anadolu Lisesi olan 350 düz liseye yapılan 6 bin 297 öğretmen ataması iptal edildi.
İzmir'de ataması iptal edilen öğretmen sayısının 561 olduğu belirlendi. Bakanlık tarafından tek tek, kararname çıkarılmayan öğretmenlerin isimleri listeyle gönderilip, atamaları toplu halde il emrine yapılırken, eğitim öğretimin olumsuz etkilenmemesi için görevden ayrılmaları, öğretim yılı sonuna bırakıldı. Kendilerini bir anda kaosun içinde bulduklarını ve önlerini göremediklerini belirten öğretmenlerden biri şöyle konuştu:
“Bakanlık, 2 yıl önce verilen yürütmeyi durdurma kararına karşın iptal işlemini için niye bu kadar bekletti. Öğretim yılının bitmesine yaklaşık 3 ay kala binlerce öğretmeni diken üstüne oturttu. 2000- 2006 yılları arasında Anadolu Liseleri'ne öğretmen seçimi için sınav yapılmadı. Daha sonra yapılan iki sınava da ‘Siz zaten Anadolu Lisesi öğretmenisiniz’ denilerek başvurularımızı kabul etmediler. Madem bu karar uygulanacaktı, neden zamanında yapılmadı, sınavlara girmemiz engellendi? Bizden boşalacak kadrolara sınava girmiş olanlar alınacak.
Biz ne olacağız? Bizi eski okullarımıza da vermiyorlar. Bakanlığın yanlışının faturasını öğretmenler ödeyecek. Bizlerin de aileleri, çoluk çocuğu var. Kimimiz atandığımız okula göre ilçe, ev değiştirdik, çocuklarımızı ona göre okullara kaydettirdik. Şimdi kafalarımız karışık ve ne olacağımızı bilemiyoruz. Bizim psikolojimizi, bu psikolojiyle nasıl eğitim öğretimi sürdürdüğümüzü soran yok.
Anadolu Lisesi öğretmeni olmanın maddi bir getirisi yok, yani maaşlar fark etmiyor. Anadolu Lisesi'nde seçilmiş öğrenciyle ders yapmak keyif veriyor. Ama onun da keyfini kaçırdılar.”
Öte yandan CHP İzmir milletvekili Bülent Baratalı, atamaları iptal edilen Anadolu Lisesi öğretmenlerinin mağduriyetini TBMM'ye taşıdı. Baratalı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in yanıtlamasını istediği soru önergesinde bu öğretmenlerin akıbetinin de ne olacağını sordu.
Milliyet