Ynt: Yusuf Halaçoğlu Görevinden Alındı
Prof. Halaçoğlu'nun kafasını koparanlar, kimleri sevindirdi?
Yaptığı "bilimsel" araştırmalarla ezberleri bozan Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu görevinden alındı.
21 Eylül 1993 yılında TTK Başkanlığı'na atanan Halaçoğlu, araştırmacılara ufuk açacak bir dizi icraata imza attı.
Özellikle "Ermeni soykırım iddiaları" karşısında bugüne kadar sürdürülegelen "Biz soykırım yapmadık" mealindeki "pasif savunma" politikalarını bir kenara bırakarak, "karşı taarruza" geçti.
Yerli ve yabancı arşivlerdeki tarihi kaynakları yeni baştan incelemeye alan Halaçoğlu, soykırım iddialarının "tarihsel bir yalan" olduğunu bilgi ve belgeleriyle ortaya çıkardı.
Ve nihayet Ermenilere meydan okudu:
- "Eğer iddialarınızda samimi iseniz, gelin karşılıklı olarak arşivlerimizi açalım. Tarihçilerden oluşan bir komisyon kurup meseleyi bilimsel olarak araştıralım."
* * *
Öldükleri iddia edilen bazı Ermenilerin kendilerini "Kürt" ve "Alevi" diye gösterip tehcirden kurtulduklarını iddia eden Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Kayseri'de "Dadaloğlu Şenlikleri" kapsamında Avşarlılar Kültür Derneği tarafından düzenlenen sempozyumda aynen şöyle diyordu:
- "Araştırmalarımızda şunu gördük ki bugün Kürt dediğimiz insanların birçoğu aslında Türkmen asıllıdır. Bugün Kürt olarak bilinen hatta hatta şöyle söyleyeyim; Kürt Alevi olarak görünen birçok insan da maalesef Ermeni dönmeleridir. PK.k ve TİKKO gibi bölücü örgütler içerisinde yer alan insanların birçoğu bunlardan. Yani PK.k ve TİKKO bizim zannettiğimiz gibi bir Kürt hareketi değildir."
İşte bu sözler, Türk devletine karşı "isyan" bayrağı açan Türk düşmanlarını bir anda çılgına çevirmeye yetti.
Tarihi gerçeklerin açığa çıkmasından ve "maskelerinin" düşmesinden korkan hainler, bu kez Yusuf Halaçoğlu'nun görevden alınması için saldırıya geçtiler.
* * *
Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, kendisi ile yapılan bir söyleşide şu gerçeğin altını çiziyordu:
- "Bitlis'ten bir arkadaş geldi ve "Hocam biz Kürt'üz, bize Hasaniler derler, aşiretimi öğrenmek istiyorum" dedi. Bilgisayara Hasaniler yazdığımda karşıma Eski İl'den Döğer boyundan çıktılar. Kendisine de verdim, ama buna benzer o kadar çok insan çıkıyor ki..."
Halaçoğlu, Osmanlı arşivlerinde yaptıkları çalışmalar neticesinde Anadolu'da tespit ettikleri toplam 41 bin 297 aşiretten 37 bin 706'sının Türkmen, 166'sının Moğol, 4 bin 455'inin Avşar, 90'ının Arap, 2 bin 287'sinin Kürt olduğunu, bugün kendilerini "Kürt" olarak tanımlayan aşiretlerin 16'ncı yüzyılda "Türkmen" olarak gözüktüğünü ifade ediyordu.
Türkiye'nin aşiret yapısını gösterecek olan 12 yıllık araştırmanın 8 cilt halinde yayımlanacağını, ayrıca Sanalağ'daki (İnternet) adrese de konacağını, isteyen herkesin "kendi soyu" ile ilgili bilgileri görebileceğini belirtiyordu.
Araştırmanın "akıbetinin" ne olacağını yakında hep birlikte göreceğiz.
* * *
"ABD/AB/İsrail" ekseninde yürüttüğü teslimiyetçi politikalar doğrultusunda, Ermenistan ile yeniden "sıcak" ilişkiler kurmanın yollarını arayan iktidar, "sınır kapısını" yeniden açmak için "kamuoyunu" hazırlamaya karar verdi.
Son zamanlarda malum medyada yer alan Ermenistan ile ilgili haberler de, Ermenistan Cumhurbaşkanı'nın Abdullah Gül'e "Birlikte maç seyredelim" teklifi de, bu amaca yönelik birer hamleden ibarettir.
Kurulacak diyaloğu, tarihi bilgi ve belgeler üzerinde "sağlam bir temel" üzerine inşa etmek yerine, işin kolayına kaçan iktidar, bir "iyiniyet gösterisi" olarak Yusuf Halaçoğlu'nun kellesini Ermenilere hediye etmeyi tercih etti.
Ermenilerle ilgili dünyanın her yerindeki arşivleri didik didik ederek, soykırım yalanını "kendi belgeleri" ile ortaya koyan bir bilim adamının görevden alınması, ülkenin geleceğinden endişe duyanları büyük bir hayal kırıklığına uğrattı.
Türkiye'nin altına dinamit koymak isteyen emperyalistler ve işbirlikçileri ise adeta zil takıp bayram ediyorlar.
* * *
Dün Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey...
Bugün Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu...
Yarın sıra kimde?
İsrafil KUMBASAR (heddam.com/#Icerik)