Medeniyete Bak (Soru-cevap)

ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Gelinler neden ellerinde bir buket çiçek taşır?

Ortaçağ'da Avrupa' (özellikle İngiltere) insanların çoğu Haziran'da evleniyordu Çünkü senelik banyolarını Mayıs ayında yapıyorlar, Haziran'da hala çok kötü kokmuyorlardı. Ama yine de kokmaya başladıkları için gelinler vücutlarından çıkan kokuyu bastırmak amacıyla ellerinde bir buket çiçek taşıyordu.

(Bu başlığı elimden geldiğince hergün güncellemeye çalışacağım.)
 
A Çevrimdışı

aslıhan

New member
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Hocam gerçektende güsel bi açıklaması varmış. ;D ;D
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

İngilizce'deki "Don't throw the baby out with the bath water" (banyo suyuyla birlikte bebeği de atmayın) deyimi nerden gelmektedir?

O dönemlerde banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük bir fıçıdan meydana geliyordu. Evin erkeği temiz suyla yıkanma imtiyazına sahipti. Ondan sonra oğulları ve diğer erkekler, daha sonra kadınlar, sonra çocuklar ve en son olarak ta bebekler aynı suda yıkanıyordu. Bu esnada su o kadar kirli hale geliyordu ki içinde gerçekten bir şeyleri kaybetmek mümkündü. İngilizce'deki "banyo suyuyla birlikte bebeği de atmayın" (Don't throw the baby out with the bath water) deyimi buradan gelmektedir.
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

İngilizce'deki "It's raining cats and dogs" (kedi-köpek yağıyor) deyimi nereden gelmektedir?

Ortaçağ İngilteresinde evlerin çatıları üst üste yığılmış kamıştan yapılıyor, kamışların altında tahta bulunmuyordu. Burası hayvanların ısınabilecekleri tek yer olduğu için bütün kediler, köpekler ve diğer küçük hayvanlar (fareler, böcekler) çatıda yaşıyordu. Yağmur yağdığı zaman çatı kayganlaşıyor ve bazen hayvanlar kayarak çatıdan aşağı düşüyordu. İngilizce'deki "kedi-köpek yağıyor" (It's raining cats and dogs) deyimi buradan gelmektedir.
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

İngiliz usülü yatak nedir? Neden bu yatakların 4 direk üzerinde tüllerle kaplıdır?

Yukarıda da belirttiğimiz gibi damdan evin içine düşen şeyleri engelleyecek hiçbir şey yoktu. Böceklerin ve buna benzer nesnelerin yatakların içine düşmesi büyük bir sıkıntı oluşturuyordu. Etrafında yüksek direkler ve üstünde örtü bulunan İngiliz usulü yataklar buradan gelmektedir.
 
N Çevrimdışı

nadif

New member
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Bu kadarda olmaz dedirticek şeyler yapmışlar.Bize barbar diyen bu milletler acaba kendi geçmişlerini bilmiyorlar mı?Ya da bilipde kendi ayıplarını örtmek için mi başka milletlere saldırıyolar?
 
Ç Çevrimdışı

çubuk prenses

New member
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Yağ çiğnemek (chew the fat) ne demektir?
Yemek pişirme işlemi her zaman ateşin üzerine asılı durumdaki büyük bir kazanın içinde yapılıyordu. Her gün ateş yakılıyor ve kazana bir şeyler ilave ediliyordu. Çoğu zaman sebze yeniyor, et pek bulunmuyordu. Akşam yahni yenirse artıklar kazanda bırakılıyor, gece boyunca soğuyan yemek ertesi gün tekrar ısıtılarak yenmeye devam ediliyordu. Bazen bu yahni çok uzun süre kazanda kalıyordu. "Bezelye lapası sıcak, bezelye lapası soğuk, kazandaki bezelye lapası dokuz günlük" (peas porridge hot, peas porridge cold, peas porridge in the pot nine days old) tekerlemesinin menşei budur. Bazen domuz eti buluyorlar o zaman çok seviniyorlardı. Eve ziyaretçi gelirse domuz etlerini asarak onlara gösteriş yapıyorlardı. Birisinin eve domuz eti getirmesi zenginlik işaretiydi. Bu etten küçük bir parça keserek misafirleriyle oturup paylaşıyorlardı. Buna "yağ çiğnemek" (chew the fat) adı veriliyordu.
 
E Çevrimdışı

esaRet__

New member
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Ben bir dil öğrencisi olarak bayağı şaşırmıştım bu cats-dogs olayına.İngilizcede deyimler cidden bizi zorluyor :).Neredeyse tümünün bir hikayesi var ve çevirdiğimde bazen anlamı çok komik olan deyimler ile karşılaşıyorum.Bazı öğretmenlerim neden olduğunu açıkladığında anlam alakasını o zaman anlıyorum.
Aslında zeki insanlar, kendilerini nasıl gizlediklerine bakar mısınız ? Kimin aklına gelebilir kötü koktuğundan ötürü gelinlerin çiçek taşıması vs... ;D ;D
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Toprak kadar fakir (dirt poor) tabiri nereden çıkmıştır?

Ortaçağ İngilteresinde evlerin zemini topraktı. Sadece zenginlerin zemini topraktan başka bir şeyden yapılmıştı. Toprak kadar fakir (dirt poor) tabiri buradan çıkmıştır.
 
Ç Çevrimdışı

çubuk prenses

New member
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Neden domateslerin zehirli olduğu düşünülmüş??

Parası olanlar kalay-kurşun alaşımından yapılmış tabaklar alabiliyordu.
Asidi yüksek olan yiyecekler kurşunu çözerek yemeğe karışmasına sebep
oluyor, böylece gıda zehirlenmelerine ve ölüme yol açıyordu. Domatesler buna
sık sık sebep olduğu için bunda sonraki yaklaşık 400 yıl boyunca
domateslerin zehirli olduğu düşünülmüştü.
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

"Tabak ağzı" (trench mouth) hastalığı nedir? Ekmek nasıl bölüşülür? ???

O dönemler İngiltere'de çoğu insanın kalay-kurşun alaşımından yapılmış tabakları yoktu. Onun yerine tahta tabaklar kullanıyorlardı. Çoğu zaman bu tabaklar bayat ekmekten yapılıyordu. Ekmekler o kadar bayat ve sertti ki uzun zaman kullanılabiliyordu. Bunlar hiçbir zaman yıkanmadığı için içinde kurtlar ve küfler oluşuyordu. Kurtlu ve küflü tabaklardan yemek yiyen insanların ağızlarında "tabak ağzı" (trench mouth) denen hastalık ortaya çıkıyordu. Ekmek itibara göre bölüşülüyordu. İşçiler yanık olan alt kabuğu, aile orta kısmı, misafirler de üst kabuğu alırdı.
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Uyanma nöbeti nedir?

Bira ve viski içmek için kurşun kadehler kullanılıyordu. Bu bileşim insanları bazen birkaç gün şuursuz vaziyette tutabiliyordu. Yoldan geçen insanlar bunların öldüğünü sanıp defnetmek için hazırlık yapıyordu. Bunlar birkaç gün süreyle mutfak masasının üstüne yatırılıyor¸ aile etrafına toplanıp yiyip-içerek uyanıp uyanmayacağına bakıyordu. Buna "uyanma" nöbeti deniyordu.
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

"Ölü zilci" (dead ringer) nedir?

İngiltere eski ve küçük bir yerdi, insanlar ölülerini gömecek yer bulamamaya başlamıştı. Bunun için mezarları kazıp tabutları çıkarıyor, kemikleri bir "kemik evi"ne götürüyor ve mezarı yeniden kullanıyorlardı. Tabutlar açıldığında her 25 tabutun birinde iç tarafta kazıntı izleri olduğu görüldü Böylece insanların diri diri gömüldüğü ortaya çıktı. Buna çözüm olarak cesetlerin bileklerine bir ip bağlayıp bu ipi tabuttan dışarıya taşıyarak bir çana bağladılar. Bir kişi bütün gece boyu mezarlıkta oturup zili dinlerdi. Buna "mezarlık nöbeti" (graveyard shift) denirdi. Bazıları zil sayesinde kurtulur ("saved by the bell") bazıları da "ölü zilci" (dead ringer) olurdu.
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Temizlik ???

Ortaçağda Avrupa'daki rahibelerin yüz ve ellerinden başka yerlerini yıkamaları kesin olarak yasaklanmıştı. Kastilya Kraliçesi İsabella bile 50 yıldan fazla süren hayatı boyunca iki kez banyo yapmıştı.
 
Ç Çevrimdışı

çubuk prenses

New member
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Neden temizliğe karşı bu kadar isteksizler?? Veya temizlik yapmamaları için geçerli sebepleri ne??? Anlamış değilim ???
 
Ç Çevrimdışı

çubuk prenses

New member
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Kirlilik adeti Amerika'ya da bulaşmış Pennsylvania ve Virginia eyaletlerinde ''banyo yapmayı yasaklayan'' ya da belirli kısıtlamalar getiren kanunlar çıkarılmıştı. Philadelphia'da ise kanunla bir ay içinde birden fazla banyo yapan insanlar cezaevine gönderiliyordu. ??? ???
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Temizlik ???

Tuvaletle henüz tanışmayan Avrupa'da lazımlıkları sokaklara boşaltma âdeti 17. yüzyıla kadar sürdü. Fransa krallarından 14. Louis, gününün belli bir zamanını lazımlığında oturarak geçirir, devlet işlerini de buradan yürütürdü.
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Temizlik ???

Paris'teki Versailles Sarayı'nın 1300 odası var ama hiç tuvalet yok :eek:
 
ilteriş Çevrimdışı

ilteriş

Kağan
Yönetici
Ynt: Medeniyete Bak (Soru-cevap)

Temizlik ???
1600'lerde İstanbul'a gelen İngiliz büyükelçiler, lazımlık kullanma ve bunu da pencereden boşaltma adetleri yüzünden şehirden uzak olan Tarabya'yaki bir konağa gönderilmişti. 19. yüzyıla gelindiğinde, kesin olarak tuvalet kullanma sözü vermeleri üzerine Taksim'e taşınmalarına izin verilmişti."
 
Geri
Üst